Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

240 syf.
·
Puan vermedi
Kendimizi Tanımak Üzere
Okullarda hayatla ilgili gerçek hiçbir şey öğretilmediği,öğretmenlerin öğrencilerin ideallerini kaybettiğini gördük! Etraftaki insanların bomboş bilgilerle ve ülkelerine herhangi bir sevgi taşımadan büyüdüklerini gördük! kameraların köprülerden atlayanları zevkle çektiğini, binanın üstüne çıkmış bir adamı aşağıdan" atla, atla"diye tezahürat yapan acımasızlığı gördük! Bu ülkede 400.000 kahvehane, 15 bin meyhane ve 131 kütüphane olduğunu öğrendik! kişi başına yıllık kitap harcamamızın 3 dolar, batıda ise 500 dolar olduğunu gördük! "Herkes kendi evinin önünü süpürürse sokaklar tertemiz olur." diye bir laf var ya sakın inanmayın. silin kafanızdan. eğer bu ülkede kendi evinizin önünü süpürüyorsanız görevinizi yapmıyorsunuz demektir. çıkın ve bütün Sokağı süpürün. Çünkü herkese evinde Sokağını ve ülkesini televizyondan seyrediyor ve çöpünü sokağa atıyor. "Olmamız gereken şeyi olduğumuz gibi kalarak olamayız." Biz insanlar kim olduğumuzu bilmeden niçin yaşadığımızı bilmeden koca bir ömrü tüketip gideriz. Bizler sorgulamadan yaşarız. önümüze bir hedef koyarlar ve onun peşinden koşturup gideriz, çoğu zaman neden olduğunu bilmeden. John Terror (bir İngiliz saz ustası) " Hayat Biz başka şeyler planlamakla meşgulken olagelen şeylerdir." diyor. Bizler hep mükemmel yaşamak isteriz Ama bakarsanız hiç "Ben kimim?" sorusunu, yeteneklerimizi, hobilerimizi, başarılı olduğumuz alanları sorgulamadık. Bunları bilmeden üretken bir hayatı ve bundan doğacak mutlu bir hayatı elde edemeyiz. "Yavru bir deve annesine sormuş: -Anne bizim niye hörgücümüz var? -kör sıcağında susuzluğa dayanabilelim diye. -Anne bizim toynaklarımız niye bu kadar geniş? -çölde ayaklarımız kuma batmasın diye. -Anne boyumuz niye uzun? -uzaktan gelebilecek tehlikeleri görebilelim diye. -Peki Anne bizim Atatürk orman çiftliğinde ne işimiz var? Evet, bu ülke Atatürk orman çiftliğinde yaşayan develerle dolu. yetenekleriyle alakası olmayanların yetenekleriyle alakası olmayan işlerde çalışan mutsuz insanlarla dolu. bunu tetikleyen en büyük neden de eğitim ve alışkanlıklarımızdır. ilerlemenin önündeki en büyük engel KENDİNİZ! alışkanlıklar Önümüzdeki en büyük engellerdir. Çünkü hayatımız buna göre rutin oluşturur ve bunun dışına çıkmak oldukça zorlaşır. Amos Parrish' de bunun üzerine şöyle bir alıntı oluşturur: "alışkanlık anahtarı kaybolmuş bir kelepçedir." der. Bizler öğrenmeyi ve öğrendiklerimizin doğrultusunda gelişmeyi bir hayat biçimi olarak belirlemeliyiz. Henry Ford "insanı öğrenmeyi bıraktığı gün yaşlanır" Ve biz bu ülkede 18 yaşında yaşlanmaya başlıyoruz 30'larda ölüyoruz 70'lerde gömülüyoruz. etrafta öğrenilecek çok şey var Kimseye hiçbir şey ön yargıya yaklaşmayın Çünkü kiminle geçireceğini bilmiyoruz. Önemli olan ders alabilmektir. Bizler karşımıza kötü insan çıktı diye şikayet edenleriz. Peki hiç düşündünüz mü, öyle insanlar karşıma çıkmasaydı ben kötülüğü kimden öğrenecektim. Kötülüğün kötü bir şey olduğunu nasıl kavrayacaktık. Yapılmasından hoşlanmadığımız şeyleri başkasına yapılmaması gerektiğini nasıl öğrenecektik?? İnsan, aklını kullanabilen dolayısıyla sorgulayan bir varlıktır. Onu her şeyden ayıran özellikte budur. Hasılı sorgulamadan hiç bir şeye varamayız, hiç bir doğruyu, hiçbir bilgiyi-öğretiyi, hiçbir sevgiyi öğrenemeyiz. Kendimizi bile!! Dipnot: hiç bir kitabı küçümsemeyin.
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir HayvandırAhmet Şerif İzgören · Elma Yayınevi · 202223,8bin okunma
·
117 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.