Gökçe beyinli’nin elleri tılsımlı adlı kitabı geçmişten günümüze kadar ebelik mesleği çerçevesinde kapsamlı bir araştırmanın analizlerini bizlere sunmaktadır. Beyinli kitabın teşekkürler kısmında bu kitabı yazma sebebinin kendi tramvatik doğumundan sonraki süreçte başladığını dile getirmiştir. Kitap, Yıllardır erkek hegemonyasının bir getirisi olan kadın bedeni üzerindeki en büyük etkisi olan doğurganlığı üzerinden yaptığı yaptırımları çokça dile getirmektedir. Bu sebeple doğurganlığın getirdiği mesleklerden biri olan ebelik üzerinde konu tartışmalarını başlatmıştır. Eğitimli ebeler mi yoksa eğitimsiz ebeler mi konusu üzerinde sık sık gidip gelen tartışmalar üzerinde durmuştur yazar. Eğitimsiz ebelerin eskiden acuze diye nitelendirilmesi, ebelik mesleğinin önceki zamanlar aşağılık ve cahil mesleği olarak nitelendirilmesi den kaynaklanmaktadır. Ebelik mesleki eskiden usta çırak ilişkisi üzerine ilerlerken, ebelik üzerine eğitimlerin başlaması, okulların açılması üzerine usta – çırak ilişkisi terk edilişine de sıkça değinmiştir Gökçe beyinli. Hastanelerde doğumların yapılmaya başlayışının ilk yıllarında atanmış ebelerin hamile kadınlara çok kötü davranışlar sergilemesi, hastanenin hijyenik olmayışı ve hiç bir zaman ev rahatlığını vermemisinden kaynaklı hastanede eğitimli ebelere olan talep pekte artış sağlamamıştır. Kırsalda yaşayan bir çok eğitimsiz ebenin deneyimleri hakkında görüşme yapan Gökçe Beyinli, bu ebelerin kendilerini sürekli yetersiz gördüğünü ve aşağılık kompleksi içerisinde olduklarını gözlemlenmiştir. Ayrıca eğitimsiz ebelerin genellikle daha önce anne olmuş kadınlardan oluştuğunu da gözlemlemiştir. Egitimsiz ebeler ile yapılan görüşmelerde ebelerin aslında doğumun zor olduğunu anladıkları zamanlarda hamile kadınları hemen bir hastaneye götürdüklerini de dile getirmişlerdir. Aslında burada eğitimsiz ebelerin tıbba o kadar uzak olmadıklarını vurgulamak istemiştir Gökçe Beyinli. Son olarak Gökçe Beyinli; asıl problemin eğitimli ve eğitimsiz ebeler üzerine olan bir tartışma olmadığını aslında eğitimli ve eğitimsiz hemşirelerin kırsalda özellikle beraber doğumlara gittiğini, bir birleri ile sık sık bilgi paylaşımı yaptığını, birbirlerinin eksik oldukları konularda bu eksikliği kapatmak için çabaladıklarını vurgulamıştır. Asıl tartışma konusunun erkek hegemonyasının kadın bedeni üzerinde üstünlük kurma çabası olduğunu vurgulamak istemiştir. Buna kürtaj ve doğum kontrolü gibi durumlarda yıllardır devlet politikası haline getirmiş olmaları da en büyük bir örnektir. Küçük bir eleştiri yapacak olursam Gökçe beyinli’nin yaptığı görüşmelerde eğitimsiz ebelerin aslında ebelik mesleğine çocukluktan bir ilgisi olduğunu gözlemlemiştir fakat burada neden bu mesleği seçmek istemişlerdir konusundaki açıklamalarının yetersiz ve güvensiz olduğunu düşünmekteyim. Burada Sigmund Freud ve Anna Freud’un psikanalizin çocukluk dönemlerinde değinmiş olsaydı, daha doğru ve daha güvenilir bir bilgi paylaşımı yapmış olacağını düşünüyorum.

Elleri TılsımlıGökçen Beyinli · Ayizi Kitap · 201629 okunma

·

47 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.