Niyazi Berkes gerçekten de unutulan, ama aslında unutulmaması gereken yıllara ışık tutuyor. 1940'li yıllarda yaşanan antikomünizm furyasını, Milli şeflik sıkıntılarını, yaşadığı bireysel sıkıntıları, ülkede başlayan cadı avını, binbir etiketleme ile mesleğinden edilen değerli akademisyenleri, içi boşaltılan siyasal bilgiler fakültesinin içler acısı halini, Türkiye'de kavramların ne kadar içi boş ve doğru anlamlandırılmaktan yoksun olduğunu gözler önüne sererek bize ders veriyor. Okumalı ve dersler çıkarmalı...