Gönderi

Sessizliğin sesi bir yere sindi mi, artık kolay kolay ordan çıkmaz. Eğer sessizliğin sesi, derin yaraların izlerinden çıkıyorsa, o vakit ses ilelebet var olur. O zaman sessizlik, hayatın her çeşit sesi arasında, zemheri ayarlarında buzun altından akan nehir gibi kendine bir yatak bulur ve her zaman uğuldar. Ancak sadece, ruhun ve yüreğin duyabildiği bir uğultudur bu. Ne zaman sessizliğin sesini unutup, onun yerine bir dengbej'in etrafını saran hayatın seslerimi koymaya kalkıştıysam, kör gözüm ve yarılmış yüzüm, sessizliğin sesini hatırlattı bana.
Mehmed Uzun
Mehmed Uzun
Dicle'nin Yakarışı
Dicle'nin Yakarışı
·
82 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.