Şükriye aşkın insanın zihnini bozabilecek bir şey olduğunu ve zayıf cinsiyete bırakılması gerektiğini öğrenmişti. Kadınların zihinleri bilhassa şiirler ve kitaplarla çelinmeye yatkındı. Öte yandan erkeklerin zihinleri daha çok, önemli sorunları çözmeye ve bir şeyleri inşa etmeye odaklanmış ve bunun için daha donanımlıydı. En azından ona öğretilen buydu..