Hasta Hayat Depoları'yla bir kitapçıda karşılaştık. Bir sayfasını açıp birkaç kelime kestirdim gözüme. Sonra hop alıverdim. Okuduğum her şiiri, güncesi, bambaşka kelimeler, sanki var olmamış ya da benim izlediğim hayattan farklı bir olayı, fikri, dümdüz hırçın bir şekilde geçirmiş sayfalara. Karanlık bir derinliği var. Bazı satırlar birbirine öyle bağımsız ki bana kendimi anımsattı. Anlaması güç, anlamlandırılması zamana bırakılacak bir eser.
Küçük İskender aklımda kendine yer açan mugayir ve de ölü şair. Siddhartha - A Trip To Innerself -bir şiirinde geçen şarkı- dinleyerek yazmış olduğum incelememi burada bitiriyorum.