Tanrım Senden Başka Kimim Var Benim? :)
Benim hiç ataeist bir tanıdığım olmadı. Ya da konusu açılmadığı için bilmiyorum. Bu kitaba başlarken de farklı bir görüşü öğrenmek istediğim için merak içindeydim. Kitabın ilk başları gayet güzel geldi. Genele baktığımda ise ateist olan yazarın bazı fikirlerini doğru bulmakla beraber çoğu fikrine de katılmadım. Ve bir noktadan sonra çok sıkıcı geldi ve zor bitirdim diyebilirim.
Çünkü bana göre aşırı taraflı bir gözle yazılmıştı. Bunun dışında sürekli Tevrat'taki 10 Emirden ve Hristiyanlık üzerinden değerlendirme yaptığı için bana yakın gelmedi.
Kitapta yazara katıldığım kısımdan biraz bahsetmek istiyorum. Kitap teistlik ve ateistlik açısından ahlak anlayışını irdeliyor. Aslında iyi ya da kötü olmanın Tanrı ile ilgilinin hem varlığına hem de yokluğuna dikkat çekiyor. Teist olup ahlaksız ve kötü insanlar olabileceği gibi, atesit olup iyi ve ahlaklı insanların da olduğuna vurgu yapıyor. İsaac Asimov, Thomas Edison, Abraham Maslow, Mark Twain, George Orwell gibi isimlerin de ateist olup iyi insanlar arasında yer aldıklarını örnek olarak gösteriyor. Bu noktada şöyle düşünüyorum, Bu bilinen isimler toplum için iyi ve faydalı şeyler yapmış olabilirler ama özel hayatlarını bilmediğim için ahlakları konusunda değerlendirme yapmam. Bu hepimiz için geçerli bir durum aynı zamanda.
Kitapta ahlakı değerlendirirken, basit suçlar, taciz,tecavüz, aldatma, yalan söyleme, ayrımcılık gibi konularda, tesit ve ateistlerin tutumlarından bahsetmiş.
Stalin ve Mao'nun ateist olduğunu, hatta din karşıtı olduklarını, politikalarının milyonlarca insanın ölümüne sebep olduğunu belirtmiş. Ama aynı zamanda hristiyan olan Hitler'in de toplu cinayetler işlediğini göz önüne alırsak bu durumun teist ya da ateist olmakla değil karakterle ilgili olduğunu belirtmiş.
Bu konuda yazara katılıyorum.Din, dil ve ırkın ahlakı ya da ahlaksızlığı belirlemediğini, iyi veya kötü olmanın biz insanların karakterine, çevresine bağlı olduğunu düşünüyorum. İnanmadan da ahlaklı olunabileceğine katılmakla beraber bir inanca sahip olmanın ahlaklı olmakta çok etkili olduğunu ve insanı doğru çizgiye soktuğunu düşünmekteyim. Bana göre hayatın her anlamında kurallar olmalı.Bu kurallar bazen dini kurallar olabilir, yasal kurallar olabilir.
Sonuç olarak her bir grubun içinde kötüler olduğu gibi iyiler de mevcuttur. Bu yüzden iyi ve kötü şeyleri ait olunan gruba bağlamanın çoğu zaman yanlış olduğunu düşünüyorum. :)