Altar Kaplan’dan bir İkinci Dünya Savaşı portresi.
Yazarımız Almanya’nın Sovyet Rusya’ya açtığı cepheyi namıdiğer Barborossa Harekatı’nı anlatmıştır. Kırk yaşında olmasına rağmen askere çağrılan Er Erwin Hoffmann ve eşi Klara Hoffmann’ın birbirlerine yazdıkları (gönderilen-gönderilemeyen) mektuplar, birbirlerine attıkları kartlar ve Erwin’in tutmuş olduğu günlükle ilerlemekte kitabımız. Ayrıca Erwin’in harekatın başından itibaren 274. Öncü İstihkam Bölüğü’nden arkadaşı Audrick ile olan maceralarına da tanık olmaktayız.
Dönemin Nazi Almanya’sına ışık tutması bakımından oldukça bilgilendirici bir kitap. Partili-partisiz ayrımının Alman toplumundaki yaşayışı örneklerle anlatılmakta. Savaşın gidişatı ve Hitler iktidarında yapılan propagandalar hakkındaki ifadeler de yine kitabın pragmatist taraflarından. Ayrıca Felsefe Taşı, Kraliçe Hatshepsut, Kral İdrimi ve Hermes Trimegistus gibi mitolojik öğelere de zaman zaman değinilmiştir.
Kitabın sonunda “Savaş bitti, dertler bitti” derken yazarımız bize küçük çapta bir sürpriz hazırlamış. Ters köşe olmaya hazır olun. Kitabı özellikle dönem kitabı ve tarihi okumalar yapmayı sevenler için tavsiye ederim. Zaten oldukça akıcı. Elinizden bırakamayacağınız türden bir eser.