Gönderi

267 syf.
·
Not rated
·
Read in 63 days
Kitabı okurken benim düşüncelerime ters olduğunu bilmiyordum. Farkedince merak edip, devamını da okumak istedim. Bu incelemeyi okuyan kişiler, bilmediğin kitabı niye okuyorsun diye, soracaklardır. Cevabını vereyim: Konusunu bildiğim kitabı çoğunlukla okumayı tercih etmiyorum. Kitap baya radikal feminist bir yazarın düşünceleri ile yazılmış bir eser. Beğendiğim çok küçük düşünceleri oldu. Onu da zaten alıntılar kısmında paylaştım. Yazarımız, Kadınları yüceltiyor. Yüceltirken hem İslamı, hem ataerkil, hem burjuvayı, hem kapitalist sistemi hedef alıyor. İslâm hariç öbürlerini hedef alması çok hoşuma gitti. Alıntı paylaştığım yerler de buraları oldu zaten. Lakin en büyük değeri, önemi kadına veren İslam diniydi. Yazarımız, kıskançlığı anlatırken, ilkel topuluklardan örnek verip, kadınların istediği erkekle cinsellik yaşadığını alıntılar ile vurgulayıp destek vermiştir. Kıskançlık ile ilgili bir kesitini sizinle paylaşmak istiyorum: "Bir insanın yeni karısıyla başka bir erkeğin ilk olarak yatmasını sağlayan meşru anlaşmalar, hiç de kıskançlık duyguları doğurmaz." Kıskançlığın hastalık olduğunu vurgulayıp, anasoylu topuluklarda kadınlar istediği erkekle beraber olduğunu eserinde dile getirip savunmuştur. Kadınların istediği erkekle beraber olmasını 'ama sadece kadınlar' dikkatinizi çekmek istiyorum, meşrulaştırmıştır. Erkeğin, çok eşliliğine karşı olan yazarımız neden kadının, çok eşliliğini normal görüyor? Bu bir kadını yüceltip, erkeği ezdirme değil midir? Anlatacak çok şey var lakin değersiz bir eseri yazıp, kendimi yoramam. Ağır bir eleştiri olacak ama okuyup, iğrendiğim ilk kitap. Bu gibi kitapları bir daha okuyacağımı düşünmüyorum. Diyeceklerim bu kadar teşekkürler.
Anasoyluluktan Günümüze Kadın
Anasoyluluktan Günümüze KadınHüseyin Kızılkaya · İlya Yayınevi · 200513 okunma
·
1 plus 1
·
55 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.