Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İslâm, ne düşünce boyutunda ve ne de düşüncenin pratiğe aktarılmasında cahiliye ile müşterek çalışma içerisine girilmesini tasvip eder. Ya İslâm ya da cahiliye. Bunların dışında İslâm'ın rıza gösterebileceği yarı İslâm, yarı cahiliye şeklinde üçüncü bir durum söz konusu olamaz. Ortada bir tek hak vardır, diğerleri bâtıldır. İslâm'ın bu konudaki görüşü, şüpheye yer vermeyecek kadar açıktır. Hak ile bâtıl birbirinden tam olarak ayrılmıştır, birleşmeleri veya karışmaları imkânsızdır. Öyleyse ya Allah'ın hükmü ya da cahiliyenin hükmü.Ya Allah'ın şeriatı ya da nefsin hevası! Bu konuyla ilgili Kur'ân âyetlerin sayısı bir hayli fazladır: "Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet ve onların arzularına uyma. Allah'ın sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmamalarına dikkat et." (Maide, 49) "İşte onun için sen (tevhide) dâvet et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma..." (Şura, 15 Yoksa onlar cahiliye idaresini mi arıyorlar? İyi anlayan bir topluma göre, hükümranlığı Allah'tan daha güzel kim vardır?" (Maide, 50) Ayetlerin hepsinde, üçüncüsü bulunmayan iki seçenek sunulmaktadır: Ya Allah ve Resûlünün davetine icabet ya da nefsin hevasına uymak! Ya Allah'ın hâkimiyeti ya da cahiliyenin hükümranlığı! Ya Allah'ın indirdiklerini bir bütün hâlinde tatbik etmek veya onun indirdiklerine sırt çevirmek! Allah Teâlâ'nın bu net ve kesin beyanları, bu konuda en küçük bir tereddüde ve tartışmaya imkân bırakmamaktadır.
Yoldaki İşaretler
Yoldaki İşaretler
·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.