Ben de bu sevgiyi anlıyor, gücünü, derinliğini içimde duyuyordum. Onların çekiciliği beni sarmıştı, bu ıssızlıkta bir kutsallık bulur gibiydim. Bozkırların düzlüklerini, tepelerini, vahşi renklerini seyretmeye doyamıyordum. Bu renkleri toprağa yosunlar, kır çiçekleri, otlar, parlak fundalar, tatlı sarı kayalar veriyordu. Sert rüzgarlar, yumuşak esintiler, kapalı günler, açık günler, gün doğuşları, gün batışları, ay aydınlığı geceler, karanlık geceler benim duygularımı da bir büyü altına almıştı.