Gönderi

Kelimelerde karşılığı yok bunların, sadece buğulu akşamlarda iç sesim bir sessizlik geveliyor rüzgarın uğultusunu bastıran. Göz alabildiğince bir karanlığın içine dalıyorum kulağımda tanıdık ezgilerle. Evler bacaları ile beraber yuvalıklarını da yitirmiş, nasıl ki yüzler iki kaş iki gözden ibaret organlarsa artık, evler de bir barınak sadece. Eskisi gibi adımlayamıyor insan sokakları, parke taşlarını ya da sokak lambalarını tanısın ya da tanımasın aynı amaca hizmet ediyor adımlar. Kimse kendi ile baş başa kalmak için yürümüyor bu kaldırımları ki kaldırımlar da Necip Fazıl’ın serseri kaldırımları değil artık, sökülüp atılmış bu şehirden sokaklardaki yalnızlık…
··
79 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.