Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

suretimde raks ediyor güneş ışığı*
neyim bilmem ki, bir sürgünün solmuş ve çatlak dudaklarıyım belki gömülü yatan saraylar ortasında rastgele kıvranışlarla şüphelere sokulan kendini soruların çeşmesinden akıtan kendini israf eden kuraklaşmış, niçinsiz bir avuç rü'ya için kırlangıçların bir vaadi olduğuna inananların bileklerinde, bir zincir olup sonra yaş hakka erince kendini aramak istemiş bilmem ki bir leylak gibi efsunlar fışkırtarak menkûş duvarlar arasında öylece ölmüş bir şey miyim? işte, korkularımdan tınılarla boşalan sözcüklerimi bekleyen taze bahar yanılgıları, ve ölümler ensemin kokusunu içine çeken kocaman burunlarla, gözlerimi bâvehim zihnime kayıtsız çehrelere uyandıran aksak bir geçiciliği gözüme sokup duran bu döngünün ekseninde bilmem ki durmadan gözüme sokulanı yükseklere fırlatıp duran bir şey miyim? şirin bir mezar taşına gölge olmaya çalışan buz gibi bir meşe gölgesiyim belki hâlinden bahtiyâr fakat, âmiyane acınası bakışlara maruz bir hayvan gibiyim kimi zaman yıldızlarla boy ölçüşenlere alaycı bir gülüşüm yeşilin silik bir tonuyum dal yapraklarında nakışlı perde üzerinde raks eden ışığa bir imrenişim alevden bir örgüyüm şiirin kafa derisine öyle bir imrenişim ki nakışlı perde üzerinde raks eden güneş ışığına ve işte hakikatin yorgunluğuna secde eden kadim şiirlere ve ardından ifadeleri gözlerinde barındıran özleyiş bestekarlarına öyle delice bir imrenişim ki her harfi, bu perdenin nakışları gibi suretime nakışladım şimdi o nakışlı bir perde ben de nakışlı bir insanım durmadan en areste, revnaklı giysilerle durmadan...durmadan... ve hiç efsunu bozulmadan benim de suretimde raks ediyor güneş ışığı... /İsrâ Ahmedoğlu.
·
248 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.