Körlük’ten sonra Saramago’dan okuduğum ikinci kitap. Ayrıca yazarın son kitabı. İçerikten önce kitapla ilgili birtakım bilgiler vermenin iyi olacağını düşünüyorum. Kitapta Eski Ahit olayları ve karakterleriyle dalga geçer gibi aktarması ve kutsal kitaplardaki mesajları adeta taşlaması sizin nefretinizi uyandırabilir zaten bunlar Saramago’nun başını Katolik Kilisesi ile belaya sokmuştur. Kitap Adem ile Havva’nın cennetten kovulması ve iki oğlundan büyük olan Kabil’in Habil’i katletmesiyle başlar. Kabil, Habil’i katlettikten sonra zamanlar arası bir yolculuğa çıkar. Yolculukları sırasında Nuh peygamberin dönemine de rastlar. Bundan sonra biraz daha cinsellik ön plana çıkıyor. Okumaktan pek hoşlanmadığım kısımlardı buralar maalesef. Daha sonra İbrahim peygamberin İsmail’i kurban ettiği ana gider. Ancak Kabil kurban edilecek oğulun İshak olduğunu zanneder. Zamansız yolculuklarında Sodome ve Gomore’dan giriyor, Musa peygamberin Sina Dağı olayından bahsediyor, Eyüp peygamberden çıkıyor. En son yine Nuh peygamberin zamanındaki büyük tufan ile yolculuk sona eriyor. Kabil, her yönüyle tartışmaya açık bir kitap bence. Saramago’nun, kendini Kabil’in yerine koyması kitabın sonunda tanrısıyla baş başa kalması, kendince tanrıyla son bir hesaplaşma peşinde olduğunu gösteriyor belki de. Binlerce yazar ve kitap var. Binlerce düşünce, binlerce inanış… Ben okur olarak onları okuyup sevdiklerimi kenara ayırıyorum. Bana hitap etmese de bazıları saygıyla farklı dünya görüşlerini de keşfetmiş oluyorum. Her ne kadar eleştirme hakkına sahip olsak da bunun sadece edebi yönden olabileceğini düşünüyorum. Kendine has bir yazım düzeni olan yazar, diyalogları düz yazı biçiminde yazmış ve noktalama işareti olarak nokta ve virgülden başka işaretler kullanmamıştır. Anlatım dili de oldukça ironik, sade ve akıcıdır. Büyülü gerçeklik akımınında etkisi var. Sonuç olarak bu kitabını çok beğendiğim söylenemez.

KabilJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201811,1bin okunma

·

105 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.