"Köye bir tellal geldi. Hem Türkçe hem Rumca 'herkes, küçük-büyük, ama herkes, kasabanın meydanına toplanacak' dedi. (...) Bir binanın ikinci katında bir adam konuşma yapıyordu. Yanılmıyorsam Fethiye kaymakamıydı. Ağlıyordu, bir Türk bizim için ağlıyordu. Dedi ki; 'Sevgili yurttaşlarım, sizinle beraber yaşadık, sonsuza dek beraber yaşarız diye düşünüyorduk. Ama bizim hiçbir kabahatimiz olmadan, Yunanlıların kabahati yüzünden bir emir geldi, bu emre göre hepiniz burayı terk edeceksiniz.' dedi."