Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

80 syf.
10/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Kitap hakkında spoiler içerir.
Kelimeye, kelimelere kifayetsiz kalan bir eser bu. Beni derinden etkileyen nadir kitaplar arasında yerini aldı. Kimi yerlerinde kendimi buldum ve yüreğime dokundum. En son lise üçteyken, Victor Hugo'nun "Notre Dame'ın Kamburu" adlı eserinin arka kapağında yazan "sevmek sahip olmak mıdır yoksa fadakarlık etmek mıdır?" sözü böyle beynimde şimşekler çaktırmıştı. Şimdi "Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu" nu okuduğumda iki eser bendeki yapbozu tamamladı. İnsan, sevmeden yaşayamaz. Fakat sevdiği insanın onunla mutsuz olduğunu görmeye de dayanamaz bence. Birini sevmek ona sahip olmak demek değildir. Eserimize gelirsek takıntı derecesinde aşık bir kadın var başrolümüzde. Aşık olduğu adamın ne kadar peşinde olursa olsun, ne kadar kendini belli etmeye çalışırsa çalışsın adam kadını hatırlamıyor. Kadın daha çocukken adamın karşı komşusuymuş. Kadın, adamı hayatının merkezi yapmış ama adamın hayatında asla varlığı bilinmeyecek bir hayalet gibi kalmış. Kadın bu adamdan bir evlat sahibi olmuş fakat çocuk ölünce kadın bu mektubu yazmış. Yazdıktan sonra ise kadın da vefat ediyor. Yazılan bu mektupta aşkın tüm çılgınlıklarını görebilirsiniz. Sevmek, insanın hayatını anlamlandırır. Burada kadının aşkı "ölümsüz aşkı" doğuruyor. Kadın sessizce adamın hayatında var oluyor. Eğer mektup yazmasaydı adama, fark edilmeden de çıkmış olacaktı. Yıllardan beri aklımda duran o cümle iyice tutundu beynime. "Sevgi sahip olmak mıdır yoksa fedakarlık etmek midir?" Keyifli okumalar...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Olimpos Yayınları   · 2019224,5bin okunma
·
29 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.