Çeyrek duble {42}
Bir çocuk gibi oldum, gittin ve dönmüyorsun,
Bir idam mahkumu gibiyim gittiğinden beri,
İçimde bir yerlerde, beni seyrediyorsun,
Adımı anıyorsun, kokumlasın ama ölmüyorsun.
Güzeldik...
Öyle derlerdi, güzelmişiz...
O zamanlar...
Farkındamısın bilmiyorum kadın ama,
Bırakıp gittiğin kadarız, gittiğin kadar yarımız,
Ne acından memnunum,
Ne de bu acıyı atmak istiyorum
Çeyrek duble, sadece çeyrek duble içip
Kimseye hesap vermeden yatmak istiyorum.
Yıldızlara bakıp, seni göreceğim umuduyla,
Hiç ulaşamadığım rakamlara ulaşmak istiyorum,
Acın kadar bir kuyu açıp, seni düşünerek,
Gözyaşlarımla bir kuyu doldurmak istiyorum.
Gidişin bana bi nefret getirmese de,
Kendimi kandırıyorum hala, naz yaptığına dair.
Elimde bir uçurtmayla, sonsuz bir iple
Seni gördüğüm yıldızlara dokunmak istiyorum.
Çeyrek duble, sadece çeyrek duble içip,
Koyulaşmış gökyüzünde, adım adım gezip,
Parlak bir tebessümüne rastlamak istiyorum,
Tesadüflerimin en güzeli ol istiyorum.
Kadın,
Acılarımın ödülü ol, gel tekrar, korkma kızmam,
Yer, zaman, mekan, olay, durum, ulan.
Hiç bir şey umursamam,
"Gel ve beni burdan al" demen yeterli.
Ben seni gittiğinde nefret etmek için sevmedim,
Ben seni gitmen için de sevmedim,
Yok işte, sadece sevdim, sevdirdin.
Bahanesi yok, seviyorum ve ulaşacağım.
Ağladığım sokaklarda esecek sert rüzgarlar,
Kokunu getirecekler bana, suratımı tokatlayarak,
El açıp dua ettiğim, o da seni getirecek bana,
Yokluğunda onu da unutmadığım için.
Çeyrek duble, sadece çeyrek duble içip,
Uyanacağım, bu kabul olduğunu sandığım
Sanki gerçekmiş gibi ağladığım rüyadan,
Ve ne biliyorsan her şeye olan inancımı,
Yine, yine ulan.
Yine kaybedeceğim.
Hakları saklıdır.
F.A
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.