Gönderi

İbn-ul kayyım (r.a)
Bir yere bir maddeyi koymak için o yerin boş olması yada boşaltılması gerekir. Maddelerde müşahede ettiğimiz bu kanun, manalarda da aynıdır. Şöyle ki; sapık ve sahte düşünce ve sevgilerle dolu olan bir kalpte hak ve gerçek olan inanç ve aşklara yer kalmaz. Boş ve faydasız konuşmalarla meşgul olan bir dil aynı zamanda önemli ve değerli konuşmalar yapabilir mi? Hayır, asla!. Hakkı konuşmanın imkanı batılı terk etmekle olur. Bütün uzuvlarda da durum aynıdır. Hem Allah (c.c.)'a isyan hem de itaat bir arada olmaz. Bunlar vesilesiyle anlamış oluruz ki; bir kimse, kesinlikle ortak kabul etmeyen Allah-u Teâlâ'yı sevmek istiyorsa kalbinden "Başkalar"ını atması şarttır. Yine Allah (c.c)'ye itaat ve ibadet etmek istiyorsa isyan ve uyuşukluğu terk etmesi lazımdır.
··
104 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.