Yazı hem bir iç dökme hem de uyarı niyetiliğinde olmuş. Öncelikle geçmişler diliyorum. Bahsettiğiniz rahatsızlığı ilk defa sizden duydum. Bırakın birinin hastalığı olduğıunu düşünüp ona anlayış gösterme hassasiyetine sahip olmayı, o hastalığa dair bile bilgimiz olamayabiliyor işte benim gibi. Aslında yazınında irdelemeyi istediğim o kadar çok cümle kurmuşsunuz ki, tek tek hepsini ele alıp vaktinizi çalmayı çok isterdim. Onun yerine elimden geldiğince kısaltıcam.
Dezavantajı avantaja çevirdiğiniz bir süreç yaşıyorsunuz. Evet duyarlılık sahibi olmak bize çok şey katmıyor olabilir ama inanın kendiniz gibi olan ve hassasiyet bekleyen insanlar için bir nimet oluyorsunuz. Ben komşularımın düşüncesizliği yüzünden uykusuzluktan bir ara öfke patlamaları ve anksiyete yaşamıştım. Ya da Üniversite zamanı yurtta anlayışsız insanlar yüzünden bir sürü o da değiştirdim. Dışardan bana deli gözüyle bakan bile olmuştu. Ama hassas kulaklarınız varsa bunu sadece sizin gbi olanlar anlıyor ve buna göre dikkat ediyorlar. Ta ki sabahları deodorantını bile sıkarken banyo kapısını kapayan bir oda arkadaşına denk gelirsiniz ve hıh işte olması gereken bu inceliktir dersiniz. Başkalarına karşı duyarlı olmanın, yaralarına dokunmamaya çalışmanın, sosyal anksiyetelerini tetiklememenin, travmalarını hatırlatmamanın çok kıymetli olduğuna inanıyorum.
Dönüşüm acılıdır. Ama sonucu çoğunlukla iyi olur. Rahatsızlığınızı buraya evirmeniz çok hoşuma gitti🌿
Birilerini yadırgamadan önce acaba onun da vardır bir derdi, ondan böyle ağlıyordur ya da ani bağırmasına sebep olacak ne dedim diye düşünemiyoruz malesef. Bakın düşünmüyoruzcuları ayrı tutuyorum. Onların ki bile isteye