"Başlangıçta, hatta başlangıçtan bile önce bir söz vardı ve o söz şuydu: Doktor!" Öncelikle 1 ay boyunca döktüğüm onca kan, ter ve gözyaşına rağmen kargomu bana getiremeyen Aras kargoya sesleniyorum, alayınızı zamanın başlangıcındaki o boşluğa fırlatayım. Evet bunca mücadeleden sonra kitabı elimde tutmanın verdiği mutluluk inanılmaz harikaydı ama bundan daha inanılmaz harika bir şey varsa o da bu kitaptı. Kulağımda doctor who soundtrack'i çalarken, huzurlu huzurlu, kenarını köşesini çize çize, keyif ala ala okudum, diziden bile güzeldi. Kader mızrağı öyküsünde bulunan zaman çıkmazına, Babil canavarı öyküsünde ki Rose bahsine ve ufaktan diziye bağlanmış olmasına, okurken "evet işte bu EVET EVET EVET" diye delirdiğim ve bana doktor who okumanın keyfini yaşatan o diyaloglara ayrı ayrı bayıldım. Doktor'un geçmiş rejenerasyonları hakkında fikrim olmamasına rağmen her bir öyküde değişen o anlatım şekline ve doktorun kişiliğine hemen alıştım ve her defasında heyecanlandım. Doktor'un yalnızlığına, öfkesine, companion ihtiyacına, deliliğine ve dahiliğine, kafasının içinin asla keşfedilemeyeceğine, TARDİS'in külüstürlüğüne, o uçsuz bucaksız evrenin sınırsızlığına çok güzel değinmişlerdi. Tek kitapta 11 tane harika yazarla tanışma fırsatı yakalamış olmakta ayrı güzeldi, taraf tutmak gibi olmasın ama ben en çok Neil Gaiman ve Derek Landy abilerin yazdıklarını beğendim, ehehehe. " - Doktor, sanırım onu durdurmak için plan yapmışsındır değil mi? + Doğal olarak. - Koşmamız gerekecek mi? + Doğal olarak." "- Hep böyle biri miydin? + Nasıl? - Zaman makinası olan deli bir adam. + Yok yahu. Zaman makinasını çok sonradan aldım."

Doctor Who - 11 Doktor 11 ÖyküKolektif · İthaki Yayınları · 2015404 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

martı martıoğlu