Yaşanmış, halkların belleklerinde çok acı izler bırakmış olan Balkan Savaşlarını hep merak etmiş durmuşumdur. Bu merakımı, olgunluk döneminin eseri olan Necati Cumali'nin kaleminden okuyarak öğrendim. Necati Cumali'nin o coğrafyayı ve esere konu olan aileyi akrabalık bağıyla biliyor olması kaleminin gücüyle birleştiğinde okunuşu kolay, akar bir eser olarak okurun karşısına çıkartmış. Eseri okuyup bitirdiğimde o yöreleri ve yöre insanlarını daha bir merak eder oldum. Makedonya'da 400 yüz yıl hüküm süren Türk beyliğinin son üyesi Zülfikar Beydir. Konağın tek erkek evladı olan Zülkifar Bey eğitimini Selanik'te tamamlar. Yakışıklı, fidan gibi yetişen çevresi tarafından çok sevilen donanımlı çapkın bir gençtir. Zamanını Selanik'te, Manastırda, Görçe'de Uçana'da geçirir. Ailesi durulması için evlendirir. Yaşamı aynı hızla sürer. Gezip dolaştığı yerlerde kimi arkadaşlarının anlatıların dan Balkanlar'da yaklaşmakta olan savaşın ayak seslerini öğrenir. Kendisini sorumlu hisseder. Osmanlı'nın Başkenti İstanbul'dan gönderilen şifreli mektupları Makedonya'daki alıcısına ulaştırır. Bu esnada Fransızlar ülkelerini işgal eder ve gizli haberleşmeyi sağlayanları göz altına almaya başlarlar. Dağa çıkan milislere katılan Zülfikar Bey çatışmada yaralanır, tedavi görür. Bu esnada Mondros Ateşkes Anlaşması imzalanır evine döner. Ancak bu anlaşma geçicidir Balkanlar cadı kazanı gibi kaynamaktadır. Evini, yıllardır yaşadığı toprakları bırakıp göçe çıkanlar, göç yollarında heder olanlar. Acıların harmanlandığı koyun koyuna yaşayanların birbirlerine nasıl düşmanlaştırıldığı hikayelerin toplamıdır Viran Dağlar. Finali üzücü de olsa kitap kurtlarına öneririm.

Viran DağlarNecati Cumalı · Cumhuriyet Kitapları · 2011369 okunma

·

79 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.