Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Petersburg'da Fin memurlarının çalıştığı özel bir Fin garı var. Bu garda daha ilk adımda olağanüstü bir şey duyulur. Rus garları ve gişelerinde pislik, düzensizlik görülür; bağrışmalar, gürültüler işitilir. Finlilerin tarafıysa tertemiz, düzenli, sessizdir. Vagonlarda ne büyük ayrılık var! Bizimkilere benzer Rus vagonları sanki tükürük hokkası, sıyrıntılı, çeşitli notlar ve isimlerle dolu. Yolcularla kontrolörler arasında ya da sadece yolcular arasında sürekli anlaşmazlıklar çıkar. Fin vagonlarında herkes yerini bilir. Hiçbir anlaşmazlık olmaz, kimse vagona tükürmez, yüksek sesle konuşmaz, sigara içmez. Örnek bir temizlik. Ucuz olan üçüncü mevki yataklı vagonlar pek güzel döşenmiş, tertemiz çarşaflarla örtülü. Yolculukta kimse seni rahatsız etmez. Uyurken kimse seni yüksek sesle konuşup uyandırmaz. Finlandiyalılar konuşmaz, fısıldaşırlar... Büyük şehirlerde binlerce insan sokaklarda dolaşır. Birileri gelir birileri gider; yalnız başlarına veya topluca yürürler; karşılaşırlar, dururlar, konuşurlar ama çıt çıkmaz. Kalabalığın sesi duyulmaz. Finlandiya'da Rus kültürü olmadığının ilk belirtisi budur. Finlandiya'da polisler, jandarmalar bağırmaz. Faytoncular insanı azarlamaz; karşılaşan dostlar, düşünce ve duygularını boğaz paralarcasına söylemez. Finlandiya'da insanlar hür oldukları için, istedikleri zaman, diledikleri yerde şarkı söylemek, çalgı çalmak gibi hakları olduğunu düşünmez. Fransa'da bile insan yazın sokak gürültüsünden uyuyamaz. 'Bataklıklar ülkesinde' insanlar daha çok başkalarının hak ve hürriyetlerini düşünür. Orada hürriyetin değeri yüksektir ama olur olmaz bahanelerle başkalarına tatsızlık vermek anlamına gelmez,”
Sayfa 15 - Yakamoz YayınlarıKitabı okudu
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.