Ve o zaman gördüm ki yanıbaşımda beli bükülmüş, sırtı kamburlaşmış ve elleri sarkmış bir bitkin adam duruyor. Hiç şüphesiz Zeliha'mın asıl âşığı, sessiz, sabırlı, ölesiye tutkun ve ölünceye kadar sadık kalacak âşığı odur.
Sonra kendime ve ikimize birden baktım: Omuzları çökük iki ihtiyar, başları yere eğilmiş, yanyana, ağır ağır sendelememeye çalışarak yürüyorlar.
Sandım ki bunlar cüzamlılar koğuşunda dolaşan, dünyadan koparılmış, iki korkunç hastadır.
SON