Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

126 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Sanki hiç geçmişim olmamış hiç geleceksizim. Tüm dayanaklarımı sığınaklarımı yıkmışım. Şölen ne ki? Uğuldayan yeryüzü rüzgarı değil uluyan yeryüzü köpekleri değil. "Ne de ben yeryüzü insanı." Rasim Özdenören'in Hastalar ve Işıklar kitabı on beş öyküden oluşuyor. Öykülerin birbiriyle açık bir olay bağlantısı olmasa da kahraman yeryüzü insanı olmayan hep aynı kişidir. Bir ailenin içinde toplumsal olarak bir çerçeve çizilen öykülerde kahramanın hep arazlı tarafı öne çıkar. Kahraman sürekli kendine doğru bir kazı yapıyor gibidir. Öykülerde hep kendini yakalamaya çalışır. Eskiyen öyküsünde bir tarafta ölüme yaklaşan bir baba öbür tarafta evde yeni doğacak bir çocuk vardır, kahraman bu yaşam ve ölüm sınırında kıpırtısız durarak sadece evin eskimesine şahit oluyor gibidir. Tutuk da kahraman bir türlü istediği şeyleri yapamamış,hep kendinden vermiş bir kadına dönüşür. Bütün ömrünü sanki kendi dışındakilere harcadığını fark etmiştir. En son her şeyini yitirmiş kuru ıssız bir toprakta kalmıştır sanki. Çocukların kahraman olduğu hikâyelerde hep bir şeye yöneliş ve neyin olup bittiğine yaklaşma vardır. Hasta yatağındaki yaşlılar ölümü kıpırtısız bir şekilde beklemektedirler. Kahramanlar yaşamdan isteksiz olsalar da yaşamaya devam etmekte ölümden korkmamaktadırlar. Burda kitabın en uzun ve kahramanın ruh dünyasına biraz daha fazla girebildiğimiz Kundak öyküsüne ayrı bir yer açmak gerekir. Babayla uyumsuz olan evden çıkıp iş bulması gereken bir genç. Geçmişi ve geleceği yok gibi hissetmektedir. Yeryüzü insanı olarak görmez kendini. Bir yonga kıymıgı gibi hissettikleri sürekli onu rahatsız etmektedir. Zamanla evden çıkar,sokaklarda gezer, iş arar, İlyasla hayvan pazarlarında gezer, ama hep karanlık, sessiz bir yapışkanlık içindedir. Zamanla hasta olur ve hastalığı artar. Kendini hep bir yere çağrılıyor gibi hissetmektedir. Konuşmaz dilsiz adamlar yürür içinde. Bir gece hasta yatağından kalkar ve bu sese doğru gider kendini bir yangının içinde bulur. Ateşe ve cehenneme bulaşmış gibidir. Depoyu kundaklayan kendisidir. Hikâyelerde karanlık bir taraf vardır. Ama bu karanlıktan bir yöneliş de hissederiz. Doğa özellikle karanlık ve pus hep karakterlerin etrafında dolaşır. Okurken düşünceler yavaş yavaş kendini açar ve Rasim Özdenören'in dünyasına gireriz. Üslubu ve Türkçe'ye hakimiyetiyle bize Türkçe dil zevkini tattırır öyküler ve düşünsel bir yolculuğa davet eder.
Hastalar ve Işıklar
Hastalar ve IşıklarRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 2022416 okunma
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.