aslında bu kitap ilham ile yazılmıştır. çoğu kişi bunu anlamaz çünkü hızlı okur. "atıma binince asam bana yardımcı olur" der mesela ama o zamanda at bincilik vardı. ama o kadar az yaygındı ki zaten savaş alanında geçen bir pasaj bile var. eminim buna çoğu okur dikkat etmemiştir. işte bu da savaşçı arketipini karşılıyor. kitapta bolca Tanrı eleştirisi var. bu da sorunları, dertleri Tanrıya yansıtma ve onda görme anlamı var. Beden derken aslında hıristiyanlıktaki ruh öğretisinin toksit ve acı verici, yok edici bir eylem olduğunu anlatmaya çalışıyor. kendiside bedenini kaybetmiş, bedini olmayan biri yok gibi yaşar, görünmez olur. ama bedeni acıyan birisi için her şey sorun olur. tüm duygularımız, eylemlerimiz bedene bağlıdır. bu yüzdende bedene binlerce övgü var. çünkü bedenimiz aç olsa bile her şeyi etkiliyor, tüm duyugularımız bedenimize bağlı. kitabın ilham, bilinçaltı olduğu kesin çünkü mağra var. ama o zamanda mağraya çekilen birisi yok. o zamanda üniversite bile var. gayet, modern bir zaman ki neitzce' de üniversite mezunu. hayvanların yakınlaşması var. klıçlar hakkında konuşmalar, 2 kral var o zamanda krallar yok. ateş köpeğinin konuşması, yılanın dünyevi şeyleri temsil etmesi, kartalınsa ruhani ve manevii gücü gösteriyor. kitapta her dinde ve toplumda önemli olarak sayılan rüya dizeleri var. zerdüşt havarilerine gördüğü düşü yorumlamalarını istiyor. ki burada da tüm düya ile rüyayla bağlıyız, nedeni de her hayvanın ve tüm insanlık tarihinin rüya görmesi. yani sezgisel yazılmış olan bu kitap bilinçaltını, bilince getirmiş, hülya halinde yazılmış ama kendisinin farkında olmadan yazılmıştır. burdaki mükkemel geçişlerde ideya destanı falan gibidir yani kaliteli görünür, su gibi akar. bu da ilhamın her zaman en iyi şeyi yaptığını gösteriyor.

Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202037,6bin okunma

·

27 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

ümit