Gönderi

194 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Kallokain, 1984 ve Düşünce Suçu
"Düşünce suçu" terimiyle
1984
1984
ile tanıştığımda tüylerim ürpermişti. Beni çok derinden sarsmış ve en etkilendiğim kitaplar arasında yerini almıştı. Bugün 1984'ten önce yazılmış bir kitapla, düşünce suçunun temellerinin atıldığı
Kallokain
Kallokain
ile yeniden aynı sarsıntıları hissettim. "Düşünce suçu" fikri beni o kadar etkiliyor ki, okumalarımda zaman zaman fiziksel tepkiler verdiğimi fark ediyorum. O an okurken okuduklarımdan başka hiçbir şey kalmıyor ve tek gerçeklik okuduklarım oluyor, bazen sırtımdan uzun bir ürpertinin geçtiğini hissediyorum. Bu tip distopyalar aynı zamanda yaşadığım hayattaki küçük ama değerli ayrıntıları da derinden hissetmemi sağlıyor. Kallokain'i okurken birey olmanın ne kadar değerli olduğunun daha çok farkına vardım. Kimse bir bütünün parçası olmak zorunda değil ve farklı düşüncelere sahip olmak bir özgürlük. Düşüncelerimizde özgür olmak bize bahşedilen en kıymetli şey. Eylemlerimiz de tutsak olduğumuzda bile düşüncelerimizde özgürüz. Sanırım duygularımı en iyi
1984
1984
kitabından şu alıntıyla ifade edebilirim: Gerçekler, ne yaparsanız yapın, gizlenemezdi. Araştırıp kovuşturarak ortaya çıkarılabilir, işkence yaparak sizden sökülüp alınabilirdi. Ama amacınız hayatta kalmak değil de insan kalmaksa, sonuçta ne fark ederdi ki? Duygularınızı değiştirmeleri olanaksızdı; siz kendiniz bile değiştiremezdiniz duygularınızı, isteseniz bile. Yaptığınız, söylediğiniz ya da düşündüğünüz her şeyi en küçük ayrıntısına kadar açığa çıkarabilirlerdi; ama nasıl işlediğini sizin bile bilmediğiniz, yüreğinizin içi, sırrını korurdu. (Can Yayınları, Sayfa 183)
Kallokain
KallokainKarin Boye · İthaki Yayınları · 20201,129 okunma
·
44 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.