Tanpınar'ın en dinamik kitabi.Milli mücadelenin sahnesi Anadolu olmuştur.İşgal altındaki esir şehir İstanbul sahnenin dışındadır.Bu romanı sevmemin nedeni işgal ile birlikte İstanbul 'un değişen toplumsal yaşamını ince ince işlemesidir. Bolşevik İhtilali ile İstanbul'a gelen beyaz Rusların toplumsal yaşamı nasıl değiştirdiği,bir yandan işgal kuvvetleri bunların şehre getirdikleri diğer tarafta Anadolu'da direnenler ve bunun karşısında duranlar. Kaosun hakim olduğu şehirde son derece renkli karakterlerle tanışırız. Avrupai sefir Kudret Bey kitapta beni en çok tebessüm ettiren karakter oldu.Tanpınar'ın sadece Kudret Bey'in burnunu kullanarak onu tüm kişiliğini okuyucuya anlatması...Bu arada kitap sadece işgal dönemi İstanbuluna odaklanmaz geriye dönüşlerle Tanzimat ile başlayan Batılılaşma gayretinin toplum üzerinde yarattığı buhranı ustaca anlatır. Sahnenin dışındakiler başarılı bir sosyolojik romandır. Balkan savaşlarından sonra toplumun moralini düzeltmek için tûluat kumpanyalarına nasıl gittiği gelen göçlerle beraber şehrin sosyal dokusunun nasıl bir değişim geçirdiğinede değinilir kitapta.Tanpınar kitabı filme aktarmak istemiş hatta senaryosunu dahi yazıyormus lakin olmamış.Huzur ve saatleri ayarlama enstitüsü nün gerisinde kalsa dahi Tanpınar yarattığı karakterle ve işgal altındaki İstanbul'un o kaotik ve kasvetli ortamını muntazam bir şekilde aktarır okuyucuya...

Sahnenin DışındakilerAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20192,790 okunma

·

23 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kübra