Gönderi

askerî ve sivil bürokrasinin işbirliği;
1998 Temmuz'unda Türkiye, Suriye'ye terörle mücadelede işbirliği yapılmasına dair belge gönderir; aradan birkaç ay geçmesine rağmen iletilen belgeye cevap alınamayınca iki ülke arasındaki gerilim atar. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Atilla Ateş Reyhanlı'daki Hudut Bölük Komutanlığı'na yaptığı ziyarette sabrın taştığı mesajını verir. Cumhurbaşkanı Demirel 1998 Ekim'inde yeni yasama yılının açılışında benzer ifadeleri tekrarlar. Süleyman Demirel'in Türkiye'nin Suriye'ye karşılık verme hakkını saklı tuttuğuna dair çıkışı kısa bir süre sonra patlak verecek "savaşa bir adım kala" atmosferinin habercisi olur. Demirel bir süre sonra da muhtemel askerî operasyon için kilit konumdaki Antakya ve Samandağ'da aynı sert çıkışı sürdürür. Genelkurmay Başkanı H. Kıvrıkoğlu ise Suriye ile Türkiye arasında “adı konmamış bir savaş"ın mevcudiyetine işaret eder. Zira devletin ileri gelenlerine göre Şam'da bulunduğu tespit edilen Abdullah Öcalan'a Suriye'nin gösterdiği hoşgörü doğrudan Türkiye'nin bekasına yönelmiş bir tehdittir. Askerlerin talebi Öcalan'ın derhal Türkiye'ye teslim edilmesidir. Suriye ile savaşın eşiğinden ancak böyle dönülebilir.
Sayfa 237Kitabı okudu
·
59 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.