Gönderi

" ben"
Sahibi olduğum güzellikleri, erişilmez kıymetleri kimseye teslim ve emanet etmeyeceğim. Hatta onları istemediğim sürece kimseyle paylaşmıyacağım. Onlar benimdir. Yalnız benim. Manevi bütünlüğümün hazinesini, bozuk para gibi harcayıp fakir ruhlara, manevi bütünlüğü olmayanlara sadaka olsun diye rüzgârın hakimiyetine terk etmeyeceğim. Bana ait olan, benim sahip olduğum bütün zenginlikleri; düşüncemi, arzumu, hürriyetimi ben koruyacağım. Bunların içinde üzerine en çok titreyeceğim, en ulu göreceğim şey, şüphesiz hürriyetimdir. Onu kimseye teslim ve emanet etmeyeceğim. Hatta kimseyle paylaşmıyacağım. Kardeşlerime hiç bir şey borçlu değilim. Artık onlardan dilendiğim, talepkår olduğum bir alacağım da yok. Hiç birinden benim için yaşamasını talep etmiyorum ve ben de hiç birisi için yaşamıyorum. Hiç birinin ruhunda gözüm yok ve artık hiç biri benim ruhuma hasetle bakamaz. Onların düşmanı da dostu da değilim. Her biri hak ettikleri yerde duruyorlar içimde. Bildiğim tek şey varsa, o da sevgimi kazanmaları için, doğmuş olmaları yetersizdir. Sevgimi hiç kimseye låf olsun diye, sebepsiz yere veremem. Şans eseri yanımdan geçen, yanımda duran, yanımda doğup yaşayan kimse onun sahibi olamaz. Ben sevdiğim insanlara sevgimle şeref veririm. Şeref ise kazanılması gereken bir şeydir. Bunun yolu da söyleneni düşünmek, istenileni söylemek, emredileni istemek, kısacası yaşamak için yerde sürünmeye rıza göstermek olamaz.Artık insanlar arasından arkadaşlar seçeceğim. Ama arkadaşlar, köleler veya efendiler değil. Sevgimin temeli olan hürmetle bağlanacağız birbirimize, mecburiyetle değil. Gönlümün istediğini yapacağım. Gönlümün istemediğini yapmayacağım. Gönlümün istediğini seçeceğim ve seçtiklerimi sevip onlara hürmet etmesini bileceğim. Onların ne esiri, ne de hakimi olacağım. Onlara ne emredeceğim, ne de itaat. Onlarla istediğim zaman, daha doğrusu karşılıklı arzularımız mevcut olduğu zaman ve arzularımızın devamı süresince elele sıkışacağız, elele tutuşacağız, elele oturup, sevişeceğiz. Karşılıklı arzularımız mevcut olduğu zaman ve arzularımızın devamı süresince yan yana ve yalnız olacağız. İnanıyorum ki herkes ruhunun tapınağında yalnızdır ve yalnız olmalı, yalnız bırakılmalıdır. Bırakın herkesin içindeki bu mabet dokunulmamış, lekelenmemiş olarak kalsın. Bırakın insanlar istedikleri elleri, istedikleri sevgi ve şiddetle sıksınlar. İnsanların mukaddes mabetlerinin kutsal eşiğinden içeri, onlara rağmen adım atmayın... «Biz» kelimesi ilk kelime, bilinen ilk şey olamaz, olmamalıdır. Bu kelime insanların ruhuna «BEN>> den evvel yerleştirilmemelidir. Yoksa bir canavar haline gelir. Yeryüzünün bütün kötülüklerinin kökü, insanın insanlar tarafından istismar edilmesinin, insanların insana inanılmaz işkenceler yapabilmesnin sebebi olur, yoksa bu kelime. «Biz» kelimesi insanın her bir yanının alçı ile kaplanması gibidir. Onu önce bir taş gibi sertleştirir ve altındaki her şeyi kısa zamanda tahrip eder. Beyaz beyazlığını, siyah siyahlığını kaybeder ve her renk alçının kirli griliği içinde boğulur. Ahlâktan yoksul kişilerin, iyi insanların erdemine ve güçsüzlerin, muktedir insanların kuvvetine el uzatmasını, ahmakların, düşünen kafaların irfanına ortak olmasını, kısacası meziyetin alabildiğine alçaltıp kabahatin alabildiğine taltif edilmesini temin eden tek şey yine bu «Biz» kelimesidir. Bütün ellerin, en kirlisinin bile miıncıklamaya hak kazandığı anda saadetimin ne kıymeti olabilir? Aptalların bile el uzattığı yerde aklımın, sefil ve güçsüzler de dahil olmak üzere bütün yaratıkların tahakkümü altında kalan hürriyetimin ne kıymeti olabilir? Ve yalnız eğilerek, itaat ederek, hürmet etmediğim kişilerin hürmet etmediğim fikirlerini kabul edeceksem, hayatımın ne kıymeti olabilir?.. İşte ben, bana rağmen bana kabul ettirilmeye çalışılan bu iğrenç bataklığın üstesinden geldim. Ben, «Biz» denen korkunç hayaleti, esaret, çapulculuk, sefalet, cehalet ve hayasızlıktan gelen bu rezalet kelimeyi ezdim, çiğnedim, mağlup ettim. İşte gerçek kudretin gerçek yüzünü görüyorum şimdi. Bu kudreti toprağın üzerinde yüceltiyorum. Bu kudreti insanlar var oldukları günden beri aramışlar, bu bilinmeyen kudret onlara saadet, huzur ve gurur vermiş. Bu kudret, bu tek kelime, bu sihirli güç «BEN».
Ben
Ben
Ayn Rand
Ayn Rand
··
1 artı 1'leme
·
774 görüntüleme
Sevgican okurunun profil resmi
✨☀️ Kitabın özeti gibi galiba.. :) Kimi bölümleri bölünmüyor. İleti güzel oldu.
Z.K okurunun profil resmi
Savunduğu felsefeyi akıcı ve etkileyici bir biçimde distopya olarak ele almış Ayn Rand . "Biz " toplumu içerisinde " ben " kavramına ulaşma çabası .
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.