Gönderi

Meselâ Edmondo Amicis, Avrupa şehirlerinde gözün ve düşüncenin hemen her zaman dar bir çerçeveye hapsedildiğini, İstanbul'da ise, her ân sınırsız ve latîf uzaklıklara kaçacak bir yol bulabildiğini söyler. Bu yaklaşım, sadece şehir ölçeğinde değil, ev ölçeğinde de uygulanmıştır. Barınmak için vücuda getirilen oda, bir tarafından sokağa, bir tarafından bahçeye, bir tarafından yandaki sofaya bakmak üzere pencereler açılarak sonsuz mekânla irtibatlı hale getirilir. Yani ev, tabiî çevreden kopuk, kendi içine kapalı bir mekân olarak değil, çevrenin tabiî bir uzantısı gibi, tabiatla ve mimarî dokuyla ilişkileri açısından düşünülmüş, malzeme de aynı mantıkla kullanılmıştır. Amaç gösteriş, yarış, servet veya güç teşhiri değil, çevreyle en uyumlu çözüme ulaşmaktır.
14 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.