Selamlar! Bugün Emre Timur’un kaleminden ikinci kitabımı paylaşıyorum. Ötekiler’le benzerliklerini de ayrıca belirteceğim. Otuz yıl önce otuz yedi yaşında olan adamın hikayesi. Bu kitapta da toplumda “normal” olarak değerlendirilen bir adamın toplumdan kopuşunu ve kendine dönüşünü okuyoruz. İki çocuğunu ve eşini terkedip gidiyor. Bir gün yolda sürünerek hastaneye ulaşıyor, kendisinden geçmiş. Kimse onunla ilgilenmiyor, neyin var diye sormuyor… Görünmez olmak böyle bir şey. Kendine geldiğinde çok çok gülen sesler geliyor kulağına, hasta olan çocukları bir palyaço eğlendiriyor. Onları izlerken o da gülüyor adam, o kadar gülüyor ki kimse farketmiyor. Derken kulağının arkasında bir ses: “Sen yeni palyaço musun?” işte böyle başlıyor kitap. Barınabilmek için en ucuz otelin en ucuz köşesinde, otelin de en ucuz çalışanı. Bu kendine dönüş yolculuğunda gerçekle halüsinasyonu bizler de ayırt edemeyeceğiz. Adama yol gösteren Bilge ve topal kedisi Ouruboros’la tanışın. Palyaçonun Listesi de aslında Bilge sayesinde ortaya çıkıyor. 1. madde dediğim gibi “kendine dönüş”. Ötekiler kitabında olduğu gibi burda da Ötekiler vardı, aslında hayatta her yerdeler. Ortak nokta olarak halüsinasyonu da ekleyebilirim. Emre Timur’un kadınlara olan şiddete ve zorbalığa karşı duruşu o kadar görülüyor ki, aramanıza gerek bile yok. Üstelik bunu kitapta kadınları öldüren bir seri katil karakteri varken bile yapabiliyor, yazarın en beğendiğim özelliklerinden. Bu varoluşçu roman tavsiyemdir. Sevgiler.

Palyaçonun ListesiEmre Timur · Az Kitap · 2018295 okunma

··

49 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

melis