Gönderi

Görüyoruz ki; dinsiz bir millet olamaz. Din, ruhlara saadet, ahlâka kuvvet, insanlara inanç ve güven verir. İnsanları kötülüklerden alıkor. Ancak din dünya işine, devlet işine karışmadıkça ve Allahla kul arasında kaldıkça, bu kural geçerlidir. DİN: Kişinin vicdanına ait olduğu gibi aynı zamanda SOSYALDİR. Toplumun malıdır. O halde onunda bir kanun ve nizama bağlanması, alabildiğine başının boş bırakılmaması gerekir. Tarih göstermiştir ki: Hudutsuz ve kayıtsız bir din hürriyetinin doğuracağı anarşiden en çok temiz ve samimi dindarlar rahatsız olmuşlardır. Yine tarih göstermiştir ki; Din kişisel çıkarlara ve sömürülmeğe çok elverişlidir. Kayıtsız ve şartsız bir hürriyet içinde olduğu zaman bundan en çok sefil ruhlu din simsarları ve daha sefil politikacılar faydalanır ve birçok anarşinin nedeni olurlar. Osmanlı Tarihinde olduğu gibi Cumhuriyet devrinde de çeşitli olaylarda bu görülmüştür. Bugünde din simsarlarının 163 üncü maddenin kaldırılmasını istemeleri aynı menfi çıkarlara kavuşmak içindir.
Sayfa 7 - PDFKitabı okudu
·
118 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.