Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aklını kullan ey İnsan
İnsan, bazen kulakları duysa da gerçek anlamda hakikati işitmeyen, gözleri görse de gerçeği göremeyen, dili dönse de hakikati söylemeyen, nankör bir varlık haline gelebilir. (Enfal 22.)Bunun sebebi duyu organlarıyla elde ettiği bilgileri akıl süzgecinden geçirmemesi, idrak yani farkındalık basamağına geçememesidir. Hatta aklın kötü niyetinin peşinden sürükleyen, apaçık gerçekleri akıl oyunlarıyla ört bas etmeye çalışan, Allah'ın dinine ihanet eden kişiler, Ehl-i kitabın âlimleri örnek gösterilerek Kur'ân'da eleştirilir: "(Ey bilginler!) Sizler Kitab (Tevrat'ı) okuduğunuz (gerçekleri bildiğiniz) halde, insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Aklınızı lara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?" (Bakara 44) O halde, “aklını kullanması” Allah'ın insandan talep ettiği bir davranıştır. Doğuştan getirdiği akıl gücünü kullanan insan, sorar, sorgular, doğru bilgiyi araştırır, çıkarımlarda bulunur, geçmişten ders alır, geleceği planlar. Bütün bunları yaparken bilgi ile yolunu aydınlatır, okudukça ve öğrendikçe aklî yetenekleri de gelişir ve çeşitlenir. Cehalet ise aklı yanlışa sevk eden tam anlamıyla karanlık bir dehlizdir. Kör bir taklidin, imandan uzak bir yaşayışın, özgür düşünceden mahrum bir gafletin esiri olan Cahiliye dönemi insanları, İslâm'ın gelişiyle vahyin elinden tutan aklın itibarına kavuşmuşlardır. Kur'ân'ın düşünmeye ve ibret almaya yönelik emirleri, aklımızı kullanmaya yönelik ısrarlı tavsiyeleri elbette bugün de bizler için geçerlidir. Dolayısıyla düşünmekten, soru sormaktan ve eleştirmekten korkmamak ancak bunu yaparken kullandığımız aklımızı daima Kur'ân'ın ve Hz. Peygamber'in sunduğu sahih dinî bilgi ile beslemek şarttır.
··
104 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.