Miras yoluyla gelen,mevcut geleneksel dine
inanan veya inanır gibi görünen birçok kimse,
ben ve benim gibilerin düşünce ve değerlendir-
melerini eleştirirler.Öyle ki sadece din ile ilgili
düşünce ve tahlillerimizi eleştirmekle kalmazlar;
en ufak bir şeyi dahi gözden kaçırmazlar."Neden
kıravat takıyorsun? Niye sakalını kesiyorsun?
Neden konuşmalarında yeterince salâvat getirmedin? Kitaplarında neden Ali geçen her yerde
'Aleyhisselatu vesselam' ve Peygamber'in adının
geçtiği her yerde 'Salavatullahi aleyhi ve âlihi ve
sellem' yazmadın?" gibi.Neden Ömer ve Ebubekir'in zikredildiği yerde küfür etmedin ve hakaretler yağdırmadın?! Daha ötesi niye kürsüye çıktın ve kürsüde konuşma esnasında neden su içtin?! Neden,neden,
neden?...
Onların toplumsal hayatında, düşünce dünyalarında,dinî ve manevî yaşamlarında meydana gelen ve onları kızdırıp dehşete düşüren tehlikelerin en büyüğü,hataların en korkunç olanı,yoldan sapmışlığın, uyumsuzluğun ve tahammül edilemez çöküşün en âlâsı işte bunlardır(!)
Onların eleştiri ve tedirginliklerinin temeli bunlardır. Bunları kitaplarda yazdılar. Bunu yazanlar
da yazar ve fazilet sahibi kimselerdir(!)
Onlara göre son zamanlarda İslam'a yönelen tehlikeler bunlardır.Bu tehlikeler de ortadan kaldırılırsa,artık gönül rahatlığına kavuşacak,dinî,vicdanî,düşünsel ve toplumsal huzura erecek ve gözleri arkada kalmadan huzur içinde yaşayacaklar.