Bir cinayetin anatomisi diyebiliriz kısaca kitap için. Bir adam bıçaklanarak öldürülür. Babasından miras kalan bir sığır çiftliğini işleten oldukça zengin bir genç adam (21 yaşında). Etnik farklılığı var: Babasının ailesi evde Arapça konuşuyor ve ailesinin hizmetçisi ara sıra ona "beyaz adam" diyor. Yerel halk, ailesini 'Türk' olarak adlandırsa da, muhtemelen Lübnanlıydılar.. Hikayenin çok başlarında onun neden öldürüldüğünü biliyoruz, bu yüzden herhangi bir olay örgüsü vermiyorum. Kasabaya gelen başka bir zengin adam, kasabada şimdiye kadar görülen en abartılı düğünü yapıyor, ama ertesi sabah damat gelini annesinin evine ‘geri gönderiyor’ çünkü gelinin bekareti daha önce bozulmuştur ve sorumlusu 21 yaşındaki bu zengin gençtir.. iki erkek kardeşi tarafından öldürülecektir. Cinayet günü kardeşler niyetlerini gizlemiyorlar. Kasabada dolaşıp insanlara ne yapmak istediklerini anlatıyorlar. Sabahın ortasına kadar kasabadaki hemen hemen herkese onu öldüreceklerini duyuruyorlar. Peki neden hiçbir şey yapılmıyor? Herkesin bir mazereti var... Kasabada büyük bir kargaşa var.. çünkü piskopos, insanlara el sallamak ve kasabayı kutsamak için gemiyle geliyor. Bu yüzden rahip bile 'bu beni ilgilendirmeyen bir suç meselesi' diye düşünüyor. Çoğu insan bunun sadece 'sarhoş konuşması' olduğunu varsayıyor. Ayrıca o kadar çok insanla konuştuklarını görüyoruz ki ve belki de ikizler durdurulmak istiyorlar. Hikaye, neredeyse 30 yıl sonra geriye dönük olarak anlatılıyor. Yazarın ustaca yazımı altında tüm hikayeyi mükemmel bir şekilde makul kılan büyüleyici bir okuma. “Onu alenen öldürdük," dedi, "ama biz masumuz.”

Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,2bin okunma

·

474 görüntüleme

Birkitapdelisi

@glten_ ·

26 Haziran 2023 12:36

Yıllardır kitapligimda daha okuycam bunaldığım için bitirmek nasip olmadı..

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aytaç