Gönderi

350 syf.
·
Puan vermedi
Toy yaşında, henüz ihanetlerin farkında olmadığı bir yaşta sevmenin ne kadar güzel olduğunu bilen ama başı buyruk, her şeye, herkese, annesi-babasına karşı dahi biraz daha asi olan Sanem, kendisine âşık olanları vurduğu yerden vurulur. Aldığı yaranın farkına vardığında artık her şey için zaman çok geçtir. Sanem'in hikâyesini okurken açıkçası çok kızdım. Sonuçta ne kadar toy olsa da yaşadıklarını idrak edemeyecek yaşta değildi. Mesela Ali ile yaşadığı olayda tepkisiz kalması kesinlikle yanlıştı. O olay normalleştirilip hayatına devam etmemeliydi. Ali yaptığı şeyden dolayı kesinlikle yargılanmalıydı. Kitabımız gençlere farkındalık yaratacaksa eğer yazarımızda bence bu hususa dikkat etmeliydi. 350 sayfa boyunca genel olarak genç bir kızın arzularını okuduk. Bunun yerine aldığı yaralarla beraber olgunlaştığını görmek isterdim. Çünkü insanı yaşının değil yaşadıklarının olgunlaştırdığını düşünüyorum. Sanem'in ruhsal gelişiminin bu yönde ilerlemesine "Acaba ailesi mi sebep oldu?" diye de tekrar tekrar düşündüm. Fakat her çevirdiğim sayfada aile yapısının ne denli kuvvetli ve fedakârlıklarla dolu olduğunu gördüm. Yani örnek alınacak bir ailesi vardı. Sanem kendisini yetiştirememişti. Tam da bu kısımda gençlere KENDİLERİNİ YETİŞTİRMELERİ gerektiğini hatırlatmak isterim. Hayat aşktan ya da arzulardan ibaret değil. Olayların işleyişini eleştirmeyi bırakırsam eğer ruhsal tahlilleri başarılı olan bir eserdi. Yazarın anlatımı da akıcıydı.
Yağmurlar Yağdığı Zaman
Yağmurlar Yağdığı ZamanBilal İkizaslan · Ange Yayınları · 202319 okunma
··
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.