Elbette ki öldürme ve çalmaya karşı en yaygın şekilde kabul edilen ahlaki kurallar ceza hukukunun temel kaynağı olacaktır; ancak bunların ahlaki temeli olduğu kadar kişisel çıkara dayalı temeli de vardır. Bu nedenle hukuku tanımlayan ikincil kuralların adalete veya toplumsal iyiliğe odaklanması gerekmez.
Hatta kimi yaygın ahlak standartlarına göre yargılandığında adaletsiz bile olabilirler (aile üyelerinden birinin işlediği cezalar için tüm ailelerin cezalandırılmasında kullanılan eski kanunlar gibi). Birçok pozitivist, ahlaki hukuk eleştirisini memnuniyetle kabul eder; kabul etmedikleri ise hukukun hukuk olarak kabul edilmesi için adil olması gerektiği fikridir.