"Benim merakım sona karşı değil, sondan bir öncekine karşı. Sonsuzluk arzulanır fakat korkutucudur. Sonsuz -1'in sonucu benim hayatımın denklemi olabilir. Tam olarak korku değil ama korkudan bir öncesi. Tamamen belirsiz değil ama belirsizden bir öncesi. Tamamen sıkıcı değil ama sıkıcılıktan bir öncesi. Tamamen umutsuz değil ama umutsuzluktan bir öncesi..."
Sayfa 7 - Okan DemirciKitabı okudu
·
127 görüntüleme
Şimdi bu alıntıyı okurken gözlerim kan ağladı paylaşmak istedim çünkü yanlış şekilde lanse edilmiş bir yazı ilgi alanım olunca da düzeltme ihtiyacı duyuyorum. Onur Okan Bey keşke biraz araştırarak yazsa imiş yazıyı. Ufak bir eleştiri sadece. Sonsuz kavramı her şeyden önce bir nesne değil nitemdir(sıfattır). Adına 'sonsuz' denilen matematiksel bir nesne yoktur. Ama sonsuz matematiksel nesneler vardır. Nasıl 'sarı', 'mavi', 'yeşil', 'uzun', 'sıcak' birer nitemse matematikteki 'sonsuz' sözcüğü de bir nitemdir.
'Sonsuz sayı' terimindeki 'sonsuz' sözcüğü 'sayı'yı niteler. Matematikte 5 bir nesnedir, 1 de bir nesnedir. 5'ten 1'i çıkarabiliriz ve 4 nesnesini buluruz. Ama 'sonsuz' bir nesne olmadığından sonsuz-1 bir nesne yoktur ve sonsuz-1 yazılmaması gerekir. Bir nitemden bir nesne çıkaramayız. Biraz limit konusu ile de ilişkilendirirsek burada aslında söylenmek istenen şudur: Durmadan büyüyen bir değişkenden bir çıkarırsak elde ettiğimiz değişkende durmadan büyür. Yani sonsuz-1 kavramı sondan bir önceki yer falan değil. Katletmişsiniz matematiği..
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.