Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
Bir edebiyat programına konuk olan bir şairin ağzından duydum ilk defa bu kitabın adını. Şair bu kitaptan bahsettikçe meraklandım, araştırdım kitabı. Yazar romanı 2019'da yazmış. Sonunda oldukça güncel konuları anlatan güzel bir kitap bulduğumu düşündüm. Kitap oldukça kısa ancak kitabın olayları, durumları anlatım şekli; kullanılan ifadeler o kadar iyi ki bu cümleleri okudukça kendimi hayatımın farklı anlarına yolculuk ederken buldum. Kahramanımız Salih. Salih demek gitmek demek benim gözümde. Salih hepimizin düşlediği gitmeyi eyleme dönüştürmeye uğraşan bir bedbaht. Gitmek; kendinden, geçmişin yakıcı hatıralarından, Nefaset Lokantası'ndaki dostlarından, artık kimseye bir şey vadetmeyen bu ülkeden yani her şeyden, her şeyden gitmek. Kitabın başında az önce bahsettiğim gibi Salih'in gitme arzusunu ve bu arzunun sebeplerini öğreniyoruz. Bu bölümdeki Türkiye’nin varlığı ve bu varlığın bizlerde yarattığı yoksunluğu anlatan ifadeler oldukça iyiydi. "Türkiye nedir? O her zaman birileri tarafından aranan bir şeydi. Ne olduğunu henüz bilmeden sevenler tarafından, ne olduğunu en başından sezip de sevmeyenler tarafından, ne olduğunu henüz bilmeden sevmeyenler ve ne olduğunu en başından sezip de sevenler tarafından. Ona ait olanlar, ona yaslananlar, ona tapanlar tarafından. Ona itiraz edenler, onunla kavga edenler, onu aşmak isteyenler tarafından. Ona inananlar ve inanmayanlar tarafından. Ona rağmen ve onun için aradılar. Pek çokları aradı onu. Kimileri onu ararken kendini buldu. Kimileri onu ararken kayboldu. Kimse yola çıkarken olduğu halde kalmadı. Mazlumlar zalim, âşıklar hain, mücahitler müteahhit ve gariban galip oldu. Hayaller hüsran, hayatlar berbat oldu." Bu bölümden sonra ise Salih'in sevgilisi Nihan'ı tanıyoruz. Nihan'la olan ilişkisi bizlere geçmişe yapılan yolculuklar ile anlatılıyor. Bu bölüm kitabın en çarpıcı bölümüydü benim nezdimde. Salih ve Nihan'ın aşkı ve bu aşkın hazin öyküsü. "Acı verecek kadar güzel bir şarkıydı bu. Herkesin bir gizli nakaratı vardır. Ömrü boyunca gizliden hep onu söyler. Nihan sen benim nakaratımsın. Kalbimin şarkısı daima seni söyleyecek." Bu bölümden sonra Salih'i daha iyi tanıdığımı hissettim. Onun ruhunun derinliklerine yolculuk etmiştim. Sevmiştim Salih'i, onda kendimde fark ettiğim ve fark edince de afalladığım özellikleri gördüm. Son bölümde ise Salih'in çocukluğuna gittik sonra gençlik yıllarına. Derken onun neden az arkadaşı olduğunu, neden çok soru sormadığını öğrendik Salih'in cücesinden. " Hayatım boyunca kafamın içinde bir cüceyle yaşadım ben. Herkes içindeki çocuktan bahseder. Benim içimde bir çocuk yok, benim içimde yaşsız bir cüce var, kendimi bildim bileli. En inançlı olduğum anda ortaya çıkıp bana hep aynı şeyi söylüyor: Olmadı Salih. Yine olmadı, güzel söyleyemedin, doğru yapamadın, olmadı işte." Salih Nefaset Lokantası'na gitti, çok sevdiği Nihan'ının da yer aldığı dünlerde gezindi, çocukluğunun yaz günleri gibi umutlu başlayan sonrasında solan anlarına gitti. Peki Salih gidebildi mi her şeyden? Bu sorunun cevabını kitabın sonunda sizler bulun isterim. İyi okumalar dilerim. Salih'i tanımanızı inanın çok isterim.
Nefaset Lokantası
Nefaset LokantasıTuğba Doğan · Yapı Kredi Yayınları · 20191,548 okunma
·
276 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.