Gönderi

İki cihan Nebi'si Hz. Muhammed ﷺ doğumu.
Nûşirevân hükûmetinin 42. Yılında oldu. Îsâ Aleyhisselâm'ın peygamberliğinden o hazretin doğumuna kadar, Muhabbed bin İshâk ve İbni Abbâs'ın (R. anhümâ) rivâyetleri üzere, 680 yıl, İskender'in ölümünden 688 yıl geçmiş idi. Dâvûd Aleyhisselâm'ın zamanından 1800 yıl, Mûsâ Aleyhisselâm'ın zamanından 2300 yıl, İbrâhim Aleyhisselâm'ın zamanından 3000 yıl, Nûh Aleyhisselâm'ın zamanından 4490 yıl, Âdem Aleyhisselâm'ın zamanından 5750 yıl geçmiş idi. Fîl vak'asının olduğu yıl doğdu. Bazıları, Fîl ashâbı olayı vukû bulduğu gün doğdu, dediler. 40 gün veya 2 yıl ve 2 ay geçmiş idi diyenler de vardır. Lâkin en sahîh rivayet o yıl doğmuş olmasıdır.
Sayfa 320 - Huzur yayıneviKitabı okudu
·
117 views
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Hz. Muhammed ﷺ'in tohumu zamanında az çok ihtilaf var ise de doğdukları mübarek yerde asla ihtilaf yoktur. O hazret, Mekke'de, haşimoğulları Mahallesi'ndeki evlerden birinde dünyaya geldi. Nakledilir ki, bu ev Muhammed bin Yûsuf sarayı diye meşhurdur. Resûlullâh'ın doğumu bu evin bir köşesinde olmuştur, derler. Sahih rivayete göre bu ev, mîrâs yoluyla Allah'ın Resûlü Muhammed ﷺ hazretlerine intikal etmiş idi.
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Şu bir gerçektir ki o büyük belanın savulması, o hazretin vücudu bereketiyledir. Nübüvvet bereketlerinden biri ve en meşhuru, o hazretin Rebîul-evvel ayında doğmuş olmasıdır. Alimlerin çoğu, Resûlullâh'ın doğumu, onikinci gününde oldu, derler. Hadîs alimleri, siyer erbâbı ve tarih yazarları, Resûl-i Ekrem'in pazartesi gecesi doğduğunda ittifak ettiler. Fîl vak'ası yılı ve Nisan ayının 20 günü idi.
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Âmine Hâtun der ki: "O günlerde çok hayret ederdim ve üzülürdüm. Zîrâ doğumundan 3 gün geçmiş olduğu halde kavmimden kimse yanıma Ben öyle düşünürken, ikisi de geldiler. Muhammed'in ﷺ mubârek yüzü ayın ondürdü gibi nurlanmış idi ve misk kokardı. Ridvân dedi ki: (Bütün yeryüzünü O'na arz ettim ve Âdem Aleyhisselâm'ın yanına ilettim. O'nu bağrına basıp Duâ etti ve: "Müjdeler olsun sana ki, önce ve sonra gelenlerin efendisi sensin" dedi.) Muhammed'i ﷺ bana teslim edip gitti. Biraz sonra geldi ve: (Ey dünya ve ahiretin efendisi, sana müjdeler olsun ki sağlam ipe yapıştın. Her kim senin dininde olsa ve senin yolunda gitse, kıyamet günü seninle haşrolur) dedi. Biraz sonra Abdülmuttalib geldi. Olanları O'na anlattım. O da bana nice şeyler anlattı."
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Sonra bu evi Ebû Tâlib'in oğlu Akîl'e bağışladı. Ölünceye kadar bu evi o kullanmıştır. Akîl'in ölümünden sonra O'nun çocukları oturdular. Sonunda Haccâc Yûsuf Sekatî'nin kardeşim Muhammed bin Yûsuf'a sattılar. Bir rivayette ise, Akîl sattı diye nakledilmiştir. Mekke-i Mükerreme'nin feth olunduğu gün Resûl-i Ekrem, amcası Hz. Abbâs'dan "Nerede kalalım?" diye sordu. Hz Abbâs (R.a) "Kendi evinize buyurun. Zirâ doğumunuz orada olmuştur," dedi. Resûlullâh ﷺ : "Akîl, bize gölgelenecek bir yer bıraktı mı ki!" diye buyurdu. Oradan başka bir yere teşrif ettiler.
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
O ev, Mervân'ın oğlu Abdülmelik zamanına kadar müşterilerin elinde kaldı. Elden ele geçerek sonunda Yûsuf'un oğlu Muhammed'in eline geçti. O da teberrüken bu evi, Beydâ denilen kendi köşküne kattı. Ümeyye oğulları (Emevîler)'in devleti yıkılınca, Hârûn Reşîd'in annesi Beytullâh'ı ziyarete geldi. O evi köşkten ayırıp mescid yaptı. İçini donatıp süsledi. Beş vakit namaz kılınırdı.
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Abdulmuttalib Âmine Hâtuna şunları anlatmış: "Hey Âmine, o gece Kabe-i Muazzama'da münâcât ediyordum. Ansızın Kâbe'nin, Makâm-ı İbrâhîm'e doğru secde ettiğini ve yine eski haline geldiğini gördüm ve Kâbe'nin açık seçik bir dille (Allâhu Ekber. Muhammed ﷺ'in sesi beni kutuların pisliğinden temizler) dediğini işittim. O sırada adı Hübel olan en büyük put, yüzü üzerine yere düştü. Bir nidâ geldi ki: (Âmine'nin bu gece bir oğlu doğdu. Rahmet bulutları O'nun üzerine indi. Kudüs'ten bir leğen getirip O'nu yıkadılar. Muhammed ﷺ halkı dalâlet karanlığından hidâyet nûruna eriştirir. Yüce Allâh O'nu bütün yaratıkları gösterdi. Ey melekler şâhid olun ki, O'na bütün hazinelerin anahtarlarını verdiler. O'nun doğduğu günü unutmayıp, o gün kıyamete kadar Sizin bayramınız olsun.) Ey Âmine bu sözleri işitince, hayret ettim. Dilim tutuldu. Uykuda mıyım diye elimi göğsüme sürdüm. Sonra kalkıp Benî Şeybe kapısından Safâ tepesine çıktım. Safâ'yı yükselmiş ve Merve tepesini harekete gelmiş gördüm. Ey Kureyş'in efendisi seni korkutan hâl nedir? diye nidâ işittim. Cevap verecek tâkatım yoktu sonra kalkıp sana geldim. Ey Âmine, eve yaklaştığım zaman damın üstünde bir ak kuş gördüm. Kanatlarını evin üzerine yayıp örtmüş idi. Mekke dağları O'nun nûrundan parlıyordu. Bir ak bulut gökten inip senin evinin önünde durmuş, beni içeri girmekten menetti. Bir miktar oturdum. Bu hâl nedir acaba, uykuda mıyım, diye düşündüm. Misk kokusu beynime kadar işledi. Sonunda cür'et edip içeri girdim. Seni bu halde buldum."
Ciحaن Oruç okurunun profil resmi
Abdülmuttalib'in kızı ve Resûlullâh'ın halası Safiye hâtun anlatır: "Muhammed ﷺ'in doğduğu gece Âmine'nin evinde ebe idim. O hazretin doğumu zamanında bir nûr gördüm ki odadaki lambanın ışığı kayboldu. O gece altı alâmet ve kerâmet gördüm: 1- Muhammed ﷺ doğunca secde etti. 2- Mubârek başını kaldırıp açık seçik bir dille: (Lâ ilâhe illallâh innî resûlullâh: Allah'tan başka ilâh yoktur, şüphesiz Ben Allah'ın Resûlüyüm) dedi. 3- Büyük bir nûr çıkıp her tarafı kapladı. 4- Kendisini yıkamak istedim. Lâkin bir ses duydum ki: Ey Safiye zahmet etme. "Biz O'nu yıkanmış olarak gönderdik" diyordu. 5- O'nu sünnet olmuş ve göbeği kesilmiş gördüm. 6- Muhammed'i doğduğu zaman bir şeye sarmak istedim. Arkasında bir mühür gördüm. Üzerinde (Lâ ilâhe illallâh, Muhammed'un Resûlullâh) diye yazılmış idi. "Muhammed ﷺ doğar doğmaz secde etti. Secdede alçak sesle bir şeyler söylüyordu. Kulağıma mubârek ağzına yaklaştırdım. "Ümmetim, ümmetim," diyordu."
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.