Evet, o kısacık karar anı geldi; araziyi tarıyor gözleriyle, önce avcuna, sonra da güneşe, o altından baş belasına bakıyor. Ve şunu buluyor.
Kendisini; aşkla emek harcarken, toprağı temizlerken, bir ırmağın dibindeki molozları temizlerken, nehrin yatağını düzeltirken... Ender yoruluyor; delice bir umutla dopdolu. Ne kimseye hesap veriyor, ne de kimse ondan hesap sorabiliyor.
Unutulmadın.
Onun sözü bu.
Tek büyük gerçeği.
Gençliğin ritüellerini yeniden canlandırırken
Bir yandan da yanlışları düzeltiyor.
İnsaniyetin toza toprağa bulanmış bir parçası. Cennet'ten bir yardımcı.