Kütüb-i Sitte/Muhtasarı Tercüme ve Şerhi 2. Cilt İlleti bilmek, hadiscilerce mühim bir keyfiyettir. Nitekim Mehdi "Tek bir hadisteki illeti keşfetmem, nazarımda, bilmediğim yirmi yeni hadis öğrenmekten daha iyidir." demiştir.... İllet sebep, gerekçe demek. Yani hadis bilmek güzel evet, uygulamak da öyle ama bir şeyi yaparken sebebini bilerek yapmak en güzeli. Niyetim bu. Ama bazı şeyleri sorgulamadan geçemiyorum. Hâliyle sıkıntı yaşıyorum... Çok bilmiyorum ben. Hatta çok az biliyorum. O yüzden mi yaşıyorum bu sıkıntıyı bilmiyorum. Bazen çözüm olarak komple bu işleri bırakmak bile geliyor içimden.... "Mesela, bazen Hz. Ali (radıyallahu anh)'ye ve bazan da, Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)’e nisbet edilerek söylendiğine sıkça rastlanan “Çocuklarınızı yarına göre yetiştirin” “meşhur hadîsi(!)”nin araştırma sonunda Eflatun'a ait bir söz olduğunu tesbit ettik." Söyle bir şey okudum. Ben de Hz. Ali'ye isnad edilen bu sözü belki abartmış olmayayım ama on kitapta okumuşumdur. Doğrudur. İman hakikati değil. Ama birinin a dediğine öbürü b dedi mi ben sıkıntıya giriyorum. Üstelik düzgün bir cevap da alamadım kimseden. Çözüm benim hadis okumamam olamaz. Ya da başka diye tabir edilen kitapları okumamam da değil. Her şeyin düzgün bir cevabı olması lazım. Şimdi ben 3. cilde başlarken acaba yine neyle karşılaşacağım kafasına girdim bile. Okuduklarımdan çok sorguladığım zaman kaldığım boşluk üzüyor beni. Ve hatta şu an istediğim gibi yazamıyor olmak üzüyor beni. Ehil olmadığım bir konuda ne diyebilirim? Ne yapabilirim? Hoş. Bu konuda ehil olmak diye bir şey olmadığına da karar verdim zaten. Ben ilahiyat okuyunca. Herkesin bir penceresi var ya. Doğru dediği bir yolu var. Kimse başkasını kabul etmiyor. Tek yol benim kafası.Burayı karıştırmayacağım. Moralim bozuk okumaya devam edeceğim. İnşallah bir yerde iyi ki demek gibi bir lütuf ile de karşılaşırım.

Kütüb-i Sitteİbrahim Canan · Akçağ Yayınları · 198813 okunma

·

61 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Seren