Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

96 syf.
·
Puan vermedi
Doğu Roma İmparatorluğu; ya da daha çok bilinen adıyla "Bizans" 1400 yılına gelindiğinde, kudretini yitirmiş bir halde yıkımın eşiğindeydi. Topraklarının çoğu Osmanlı İmparatorluğunun Türkleri tarafından zapt edilmişti ve Konstantinopolis sağdan ve soldan bir abluka altındaydı. Onları güçlü duvarlar koruyordu ve surların arkasında güvende olduklarını düşünüyorlardı. Türkler nihayetinde defalarca bu surlara kadar gelmişler ve avuçları boş geri dönmüşlerdi. Burada kastım yalnızca Osmanlılı Türkler değil, Avarlar, Bulgarlar hatta Avrupa Hunları da aynı kaderi paylaşmıştı. Gerçi Avrupa Hunları Bizans'ı yok etmekten ziyade vergiye bağlamayı tercih etmiş ve zenginliğinden yararlanmak istemişti, Osmanlılarsa dini etkilerin yanında artık kalan Bizans topraklarının da ülkelerini ortadan ayırdığını görebiliyor ve tam ortalarında artık tatsız bir hal vermeye başlamış olan bu tehlikeyi yok etmek istiyordu. Yine de Rumlar Bizans başkentinin duvarları dramatik bir şekilde yıkıldığı 1453 yılına kadar elli yıl daha Türkleri oyaladı. Yunan Marksist tarihçiliğinin babası olarak kabul edilen ve tarihçi olmasının yanısıra sosyoloji ve politika alanlarında da behresi bulunan Yanis Kordatos, Antik, Bizans ve Modern Yunan tarihini konu alan yirmiden fazla tarihi eser yazmış. Bu eser de işte onlardan biri olan "The Last Days of the Byzantine Empire". Eseri elbette Marksist bir gözle kaleme alınmış. Burada yıkımın ekonomik boyutunu hayat görüşüne uygun olarak ruhban sınıfın köhnemişliği ve açgözlülüğü, köylü sınıfınsa saflığı ve üzerinden çözümlüyor. Gerçek şu ki Bizans İmparatorluğu 1400lü yıllarda düşmanlarla çevriliydi. Bulgarlar Slavlaşmış ve Ortodoks olmalarına karşın Bizans üzerine yürüyor, adeta Bizansla boy ölçüşüyordu. Kaldı ki Batı Balkanlarda, birçok Bizans topraklarını fetheden Sırp İmparatorluğu da yeni bir imparatorluk olarak ortaya çıkmıştı. Bizanslılar ve hatta bu iki düşmanı için de daha da tehlikeli olan Türkler 4 asırdır genişleye genişleye Küçük Asya'yı doldurmuş, Kuzey İran, Azerbaycan, Kuzey Irak ve Suriye üzerinden yeni bir yurt edinmeye başlamıştı. İmparatorlarsa asker tedarik etmek için yabancı paralı askerlere güvenmek zorundaydı ancak bu kiralık askerlerin de hepsi Condottieri gibi değildi. Peçeneklerden, Kumanlardan ve Türkopollerden bir hayli paralı asker biriktiren Bizans'ın bu gücü zaman zaman aleyhine de dönüşebiliyordu. Tüm bunlar kısaca bu eserde anlatılıyor. Bizans'ın düşüşüne kısa bir göz atmak için ideal bir eser.
Bizans'ın Son Günleri
Bizans'ın Son GünleriYannis Kordatos · Alkım Yayınevi · 200663 okunma
·
79 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.