Gönderi

Firavun'u Musa'ya üstün hissettiren fark
Firavun, malum tanrı olduğunu iddia eden bir hükümdardı. Bir gün Firavun, Hz. Musa ile halkın huzurunda akan suyu tersine akıtmak üzere ahitleşir ve yanlarından akan Nil Nehri üzerinden bir iddiaya girerler. Hz. Musa, "Benim Rabbim Nil Nehri ile Mısır'a hayat verir," der. Firavun ise, "Ben istersem o Nil Nehri'ni tersine çeviririm," der. Hz. Musa, "Hadi yap," deyince, Firavun ondan süre ister. Ertesi gün buluşmak üzere ayrılırlar. Hz. Musa emri yerine getirmenin huzuru ile evine gider, ibadetlerini yapar ve istirahate çekilir. Firavun ise gece uyumaz ve Hz. Musa'nın Rabbi'ne Nil'in sahibi olduğu için dua eder. "Allah'ım yarın beni Musa'nın önünde mahcup etme, ben de biliyorum Allah olmadığımı. Tabii ki yaradan sensin. Bunu biliyorum," diyerek sabaha kadar yalvarıp yakarır. Ertesi gün bir araya gelirler ve Nil Nehri Firavun'un dediği gibi ters akmaya başlar. Bunun üzerine Hz. Musa, "Ya Rabbi, ben senin söylemediğin bir şeyi söylemedim, neden böyle irade buyurdun?" der. Hz. Musa şaşkınlık içinde olup biteni izlerken, Cebrail (a.s.) gelir ve "Ey Musa, kalbini dolandırma. Firavun sabaha kadar Allah'a yalvardı. Allah da onun duasını kabul etti. Şimdi tekrar emretse sudurmaz. Senin söylediğin doğruydu ama sen uyurken o dua etti," der. "Bana dua edin duanızı kabul edeyim" (Mümin 60) buyuran Rabbimiz herkesin Rabbi... Bu kissa birçok yerde farklı şekillerde geçse de ana fikri tektir. Kural çok basit. Istemeden, uğraşmadan ve fiili bir duaya dâhil olmadan hiçbir şey gerçek olmaz. Firavun dua etti, istedi Allah da onun o anlık duasını kabul etti.
Sayfa 98
·
149 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.