Merhaba. Bu ay okuduğum çeviri şiir kitabı Mayakovski'nin Seçme Şiirleri oldu. Şairden okuduğum ilk eser.
Şiirlerinde, karamsarlık hakimdi daha çok. Ve birtakım düşüncelerini bizlere duyurmak gibi bir kaygı taşıdığını da pek çok alıntı da görüyoruz.
Mayakovski'nin şiirlerini içimizde özümsemek pek zor olsa gerek diye düşünüyorum. Anlamlı ve hüzün katan şiirlerinden beğendiklerimi sizlerle de paylaşmak istedim.
#kitapalıntıları :
~...
Ve görürüm - senin gülüşünün haçında
acı bir çığlık, çarmıha gerilmiş bir çığlık var.
~Dinleyin beni
baylar,
istemiyorum dedim!
Sizin keyfinize diyecek yok,
ama ben acımla neylerim?
~ ...
Biliyorum,
güneş kararırdı giderek
bir görse ruhumuzun altın yataklarını.
...
~Ne var ki ben haberciyim işin başında.
Acı nerdeyse oradayım ben de.
Kendimi çarmıha gerdim
her akan gözyaşında.
Artık her önüme geleni bağışlamam ölsem bile.
~Eczacı!
Eczacı!
Nerde diner,
Neyle diner
yürekteki
bu onmaz acı?
~İnsan gider ve gider
gitmeye söz verdiği gibi,
insan dolaşır ve aydınlatır gücü yettiğince.
~Uykuda kayıp gidiyor deniz
Arkaya doğru çekip gidiyor deniz
...
İlgilenenler için kısaca yazarın hayatı ile bilgileri de ayrıca paylaşmak istedim;
"Mayakovski, Şair, oyun yazarı, film ve tiyatro aktörü'dür.
Bolşevik partisinde propagandacı, örgütçü ve yazıcı olarak faaliyet göstermeye başlayan Mayakovski’nin evi polisler tarafından basılır. 15 yaşında bir daha ailesini göremeyerek tutuklanır.
Daha sonrasında fütürist harekete katılır. Burjuva göreneklerine meydan okuyan ve sığ kamu beğenisini sarsan edebi ürünler verir."
(Bilgi Wikipedia'den alınmıştır.)
Herkese şiirli geceler.