Yazarımız “Mısırlı feminist yazar” diye geçiyor. Dolayısıyla kitabın konusu cinsiyete dayalı eşitsizlikler. Çocukluğunda abisi ile uçurum olanaklara sahip olarak yetiştirilen bir kadının hayatı anlatılıyor. Bu farklılıklara asla anlam veremeyen ve yine çocuk yaşta görücüye çıkarılan karakterimizin bu yaklaşıma baş kaldırması ile hayatını şekillendirmesini okuyoruz. Başkaldırıyı okuduğumda eyvah dedim , ne gibi zorlamalarla yola getirilecek acaba beklentisindeydim ama beklediğim gibi olmadı. Kendi kararlarını kendi verebilme hakkına sahip bir başrol varmış elimizde. Açıkçası şanslı. Bu hakkı kazanabilmek için elbette savaş verdi ama kazanamayadabilirdi ki onu okumaya daha alışkınız. Hoş basmakalıp düşüncelere karşı olmak, maruz kalmaya engel değil onu gördük bir daha. Güçlü kadının gücüne hayran gibi yaklaşıp onu güçsüzleştirme girişimleri neyin kafası acaba. Gücünü elinden alıp ego tatmini peşinde mi bu kafalar ? En sevdiğim alıntı: “Herkes yanılır. Hayat doğrularla yanlışlardan oluşur. Neyin doğru olduğunu sadece yanlış yaparak öğrenebiliriz. Yanlış yapmak zayıflık ve aptallık sayılmaz, ama yanlış yapmayı sürdürmek böyle sayılır.” oldu. Yanlış insanlara açılan kapılar kapanır , yanlışa gidilen yollardan geri dönülüp doğruyu bulana kadar aramaya da devam edilir. Kitap oldukça etkileyici. Bitirmeden bırakmak istemeyeceğiniz kitaplar kategorisinde. Keyifle okuyun, bence insana katacağı çok şey var.