macera dolu hayatımdan..
geçen göletin kıyısına içmeye gittik, oturuyoruz. yakınlarda ''hiç pişman değilim senin olmaktan...'' diye bir şarkı çalıyor. on dakika geçti şarkı hâlâ çalıyor, yirmi dakika geçti aynı şarkı başa sarılıp sarılıp yine açılıyor. muhabbeti, ortamı piç eden bu şarkının çalındığı yere gittik, baktık bir tane çocuk o lanet ses bombası denilen hoparlörü kucağına almış hem şarkıyı dinliyor hem hoparlörü izliyor hem içiyor hem de arada ''hiç pişman değilim senin olmaktan..'' diyor. arkadaş çocuğa; ''başkan iyi geceler, nasılsın?'' diyor, çocuk da arkadaşa; ''iyi değilim abi kız arkadaşımdan ayrıldım ama hiç pişman değilim onun olmaktan.'' diyor. arkadaş da çocuğa; ''onu yarım saattir kafamızı sken şarkıdan anladık. istersen gel beraber oturalım ama n'olur şunu hoparlörden çalma.'' diye cevap veriyor. çocuk da arkadaşa; ''abi bunu biraz da niye çalıyorum biliyor musun, bu şarkıyı çalınca gölet çevresindeki sivrisinekler bana gelmiyor.'' diyor. telefon ışığı ile çocuğun kollarına bakıyorum, kollarının üzerinde yeni basılmış çevresi su toplamış sigara yanığı izler var üstelik sivrisinek de sokmuş kollarını. sarhoş olmasından sebep bunların farkında değil. ''abim sen bakma bizim arkadaşa, kapatma istersen çaldığın şarkıyı. bu arada bizim sigaramız yok, sen bize sigaran varsa paketiyle satar mısın?'' diyorum. çocuk bana bakıp; ''satmam abi beni herkes sattı ama ben sana sigaramı satmam. isterseniz veririm ama.'' diyor. sigarasını almıyoruz, yanından ayrılıyoruz. sonra o yaklaşık bir saat daha aynı şarkıyla kendisini sivrisineklerden koruyor(?) bu sırada arkadaşın sinirden sıktığı çenesinin kaslarının gelişimine katkıda da bulunuyor. (tabii o bunun farkında değil.) sonra şarkı yavaş yavaş yol boyunca uzaklaşıp duyulmaz oluyor. arkadaşa; iyi yanından bakalım, her şeye rağmen çocuk kendini gölete atmadı.'' diyorum. arkadaş da bana; ''lan zaten gitmeyip biraz daha kalsa ben kendimi kaldırır atardım gölete.'' diyor. ona; ''sktir lan 45 liradan 12 bira alan sen bunları bana bırakıp kendini gölete atmazsın.'' diyorum. arkadaş bir gölete bir bana bakıp; ''nasıl da tanıyorsun beni.'' deyip gülüyor. çocuğun gittiği yola bakıyoruz, içiyoruz, sivrisinekler bizi ısırıyor..
·
206 görüntüleme
Ülke ekonomisi insan ömrünü uzatıyor diyebiliriz sanırım 🙄
önce 1231231 defa çalan o hiç pişman değilim senin olmaktanlı şarkı tekrar tekrar dinlemekten sinir krizine giren arkadaşın ömrünü kısalttı, devamında ülkede olan bitenlere inat ölmeyeceğim/intihar etmeyeceğim diyerek arkadaş kendi ömrünü uzattı. yani? yani evet, ülke ekonomisi iyi günleri görmek için inat edenleri bekleterek insanın ömrünü uzatıyor. (=(
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.