Gönderi

Biraz Dostoyevski betimlemeleri okuyalım.
Vücudu yavaş yavaş uyuşmaya başladı. Göğsünde ağır, boğucu bir duygu hissetti. Kalbi yerinden çıkmış gibi ağrıyordu ve ruhunun derinlikleri bitmez tükenmez yaşlarla doluydu. Kısa bir süre sonra kulağına hıçkırıklar, huzursuz bir iç çekiş ve sonunda yine kadının dua okuyan sesi geldi. Kadının ikonanın önünde diz çökmüş ve büyük bir ümitsizlikle el açmış olduğunu biliyordu. Kimdi bu kadın? Kimin için dua ediyordu? Hangi ümitsiz tutku yüreğini sıkıştırıyordu? Bu tutku neden onu bu kadar yaralıyor, üzüyor ve sıcak, ümitsiz gözyaşları dökmesine neden oluyordu?
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.