Gece yarısına doğru parkta tek başıma kalmıştım. Hava soğuktu, yağmur çiseliyordu, sapıklar için ideal bir sonbahar akşamıydı. Ürkmeye başlamıştım.
Sonunda onu buldum, çalıların arasından bir karaltı çıktı ve bana doğru geldi.
"Beş yüz zloty ister misiniz?" diye sordu.
"Bana mı soruyorsun?" dedim. "Valla ben kaderime razıyım, ne yapacaksan yap."
"Ben de beş yüz zloty istiyorum" diye cevap verdi. "Bana bir beş yüzlük verirsen gidebilirsin. "
Gayet normal görünüyordu. Elinde bir muşta vardı ve hiç de sapığa benzer bir tarafı yoktu. Ona iki yüz zloty ve otuz groş verdim, çünkü yanımda daha fazlası yoktu.
Parayı kaybettiğime üzülmüyorum. Önemli olan toplumun kendini güvende hissetmesi. Bizim aramızda sapık falan yok.