Zarafa
Allin, 19. yüzyılda Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa tarafından Fransa Kralı X. Charles’a hediye olarak gönderilen bir zürafanın yolculuğunu ve yaşamını anlatıyor.
Zarafa adının verildiği bu sevecen dostumuz bebekken Afrika’da yakalanıyor ve hem gemiyle hem yürüyerek uzun sürecek bir Paris yolculuğuna çıkarılıyor. Bu yolculuk boyunca Zarafa’ya özenle bakılıyor. Gören herkesi kendine hayran bırakan, uysal, insan canlısı bir zürafadan bahsediyoruz. Ki Paris kendisini taparcasına sevmiş. Bunun sonucunda eserlere konu olmuş, zürafa şeklinde kurabiyeler yapılmış, kadınların saçları zürafa tarzında yapılmış, erkekler zürafik şapkalar takmış, her türlü eşyada kullanılmış.
Tabii, eser sadece Zarafa’nın yolculuğunu anlatmıyor. Derin ve uzun soluklu bir araştırma sonucunda tarihle iç içe bir eser okuyorsunuz. Zarafa’nın yolculuğunun arkasında devletlerin ekonomik, kültürel ve diplomatik ilişkilerine de yoğun bir şekilde şahit oluyorsunuz.
Öyle ki Fransız Başkonsolosu Drovetti’nin fikri olan bu zürafa devlet adamlarına gönderilen tek hediye olmuyor. Drovetti ceylan, at, papağan, tavus kuşu tüyleri, papağan, antilop, kahve, şarap, mumya gibi Mısır’a ait birçok canlının ve eşyanın ticaretini yapıyor. Ve bir kültür böylelikle yağmalanıp yok sayılıyor. Aynı zamanda köle ticaretini de tekrar tekrar gözler önüne seriyor.
Kısa sürede okuduğum bir eser değildi. Bazı tarihi bilgileri araştırarak okumak dönemi daha iyi anlamamı sağladı. Bundan dolayı kitabın ilk 60-70 sayfası daha çok tarihi bilgi içeriyor. Bu durum sizi biraz sıkabilir. Ama bir zürafanın büyüleyici öyküsünü okurken iyi ki bırakmayıp okumuşum diyorsunuz.
Tarih, kültür, politika, doğa, hırs, açgözlülük gibi birçok konuyu bir arada okumak isteyenlere tavsiye ediyorum.
Çizgi filmini ise en kısa zamanda izleyeceğim.
Zarafa
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.